77 yaşındaki Çelik, kan vermenin önemini 35 yaşında okuduğu bir makalenin ardından anladığını belirterek, “Eğer o yazıyı 18 yaşında okumuş olsaydım, hemen o gün kan vermeye başlardım.” diyerek pişmanlığını dile getirdi.
“Bu yaşta çok sağlıklıyım. Bunu da düzenli ve sürekli kan vermeye borçluyum” diyen Çelik, herkesi kan vermeye çağırdı. 0 RH Pozitif kan grubuna sahip olan Çelik, 77 yaşında olmasına rağmen yine de kan vermek istediğini ancak, 60 yaşından sonra kendisinden kan almadıkları için üzüldüklerini ifade ederek, “18- 60 yaş arasında kan verilebiliyormuş. Keşke 35 değil de 18 yaşıma girer girmez kan verseydim. Şimdi tanıdığım, tanımadığım herkese kan vermenin yararlarını anlatıyorum. Ayrıca çok sayıda kişiyede kan vermesini sağladım.” diye konuştu.
Aynı zamanda Sakarya’daki Yenigün Gazetesi’nde köşe yazırlığı da yapan Çelik, kan verdikten sonra sosyal olarak hayatının değiştiğini kaydetti. Kendi grubuyla ilgili acil bir kan gerektiği taktirde, hastanelerin kan merkezinin aradığını, koşarak kan vermeye gittiğini anlatan Çelik, şunları söyledi: “Kan bağışında bulunduğum hasta ve yakınlarını tanımam. Ancak benim verdiğimi öğrendikten sonra gören ‘öpmek için ellerime sarılıyor’. Aslında bu bizim insanlık görevimiz. Herkesin kan vermesi gerekir. Kan vermenin ben hiç bir zaman sıkıntısını görmedim. Aksine çok sağlıklı kaldım.”
Sağlık Bakanlığı, hastaneler, Kızılay ve belediye başkanlarının kendisine teşekkür plaketleri ve ödüller verdiklerini belirten Çelik, 60 yaşını geçtiği için kendisinden artık kan istenmediğini hatırlatarak, kan verme yaşının 60 yaş üstüne yükseltilmesini istedi.
