Tahliye kararının yargı işlemi olması nedeniyle ilgili açıklamaların yargı kararlarına dayanarak yapılması gerektiğinin altını çizen Bakan Çiçek, Ağca’nın tahliyesi konusunda, İpekçi’nin öldürülmesi olayı da dahil olmak üzere karmaşık bir süreç yaşandığını hatırlattı.
Ağca’nın Türkiye’de ve yurt dışında 5 ayrı suça karıştığını açıklayan Bakan Çiçek, Abdi İpekçi’in öldürülmesi olayına karıştığı gerekçesiyle hakkında idam kararı verilen Ağca ile ilgili olarak Üsküdar 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Ağca’nın yatması gereken süreyi 36 yıl olarak belirlediğini hatırlattı.
Bu süreden, hükümlünün gözaltına tutulduğu ve hükümlü kaldığı sürenin düşülmesi gerektiğini dile getiren Çiçek süreç hakkında şu bilgiyi verdi: “Ayrıca af yasası gereği 10 yıl düşülmesi sonucu yatması gereken süre 5 yıl 6 ay 27 gündür. Bu mahkeme kararına bağlı olarak Kartal İnfaz Savcılığı’nca mühletname tanzim edilmiş, Kartal 1. Ağır ceza mahkemesi de 12 Ocak 2006 tarihinde şartlı tahliyenin uygun olacağına karar vermiştir. Müdahil vekili olarak sayın Turgut Kazan telgrafla başvurmak suretiyle hesaplamalarda yanlış olabileceğini belirterek itiraz etmiş, Kartal 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen dosyada da Kartal 1. Ağır Ceza’nın kararının doğru olduğu kararı verilmiştir.”
Konunun hassasiyetini bilincinde olduklarını dile getiren Çiçek, dosyanın yargı tarihi açısında da orjinal bir dosya olduğunu belirtti. Sanığın bu gün tahliye edilmiş olmasının hiç bir zaman tahliye edilen kişi açısından hak sahibi olunacağı anlamına gelmeyeceğini kaydeden Çiçek, Ağca’nın cezaevinde yattığı sürenin yeniden hesaplanabilmesi için geriye bir tek bakanın yazılı emri yolu kaldığını dile getirerek, gerekli incelemeler sonrası bu yolu da açacağını söyledi. 0
Af sıcak bakmadığını açıklayan Bakan Çiçek, kendi döneminde de affın söz konusu olmayacağını belirtti.
