2000 yılına kadar Atatürkün kurduğu kurumduk da sonradan mı bozulduk? diye soran Halaçoğlu, TTK, Atatürkün kurduğu bir kurumdur. Bu birçok mahkeme kararıyla da kesinleşmiştir. Türk devletinin resmî tarih tezini üreten bir işlevi vardır. Atatürkün düşünceleri ve görüşleri doğrultusunda bilimsel çalışmalar yapar. Ermeni meselesi dahil pek çok konuda devlete tez üretir. Biz, bunları üretirken CHP bizi alkışlıyor. Ama hakkımız olan Atatürkün mirasından yararlanmaya gelince Atatürkçü değilsiniz diyor. Bunu anlamak mümkün değil. Atatürkçü olup olmadığımıza neye göre karar veriyorlar? şeklinde konuştu. Devletten herhangi bir yardım alamadıklarını da ifade eden Halaçoğlu, iki kurumun, Atatürkün İş Bankasındaki hisselerinden aldığı kâr payıyla mevcudiyetlerini devam ettirdiğini söyledi.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykalın, yaptığı açıklamalarla önümüzdeki günlerde Yargıtayda görüşülecek davayı etkilemeye çalıştığını belirten TDK Başkanı Prof. Dr. Şükrü Haluk Akalın ise Artık yeter. CHP, Atatürkün kurduğu kurumları oyalamaktan vazgeçsin. O yüce insanın son arzusunu yerine getirsin. Baykal, paraları ödememekle Atatürkün mirasını çiğniyor. dedi. Baykalın, 1997de paraların ödeneceğine dair attığı imzaya sadık kalmasını isteyen Akalın, Maaş ödeyemiyoruz. 2005 bütçesinden para aldık. CHP, bu paraları ödememekte direndiği için milletin vergilerinden toplanan paralarla ayakta duruyoruz. şeklinde konuştu.
40 yıllık tartışma yeniden alevlendi
Önceki gün Başbakan Recep Tayyip Erdoğanın, grup toplantısında CHPnin İş Bankasındaki kâr ortaklığı nedeniyle TTK ve TDKya 111 trilyonu ödemediğini söylemesiyle başlayan tartışma, dün CHP Genel Başkanı Deniz Baykalın Erdoğana verdiği cevapla daha da alevlendi. 12 Eylül yönetiminin Atatürkün kurduğu TDK ve TTKyı kapattığını söyleyen Baykal, bu iki kurumun Atatürkün kurumları olma işlevini kaybettiğini ve vasiyetinden hak iddia edemeyeceğini savundu. Bu tartışmalarla, Atatürkün kurduğu üç kurum, onun mirasını paylaşma konusunda bir kez daha karşı karşıya geldi.
Vasiyetnamesinin 6. maddesine göre, Atatürkün İş Bankasındaki hisselerinin gelirlerinin bir kısmının TDK ve TTK arasında paylaştırılması gerekiyor. Ancak CHP, 6 yıldır bankada biriken 111 trilyonu, bu iki kuruma ödememekte direniyor. Aslında bu yeni bir durum değil. CHP ile TDK ve TTK arasında aynı konuda 40 yıla yakın bir süredir hukuk savaşı yaşanıyor. TDK ve TTKnın Atatürkün kurduğu kurumlar olmadığı ve amaçlarından saptığı iddiasıyla parayı vermemek için konuyu 1966, 1973 ve 1977 yıllarında mahkemeye götüren CHP, bu davaları kaybetti. CHP, aynı iddialarla 1993te yine yargıya gitti. Ankara I. Asliye Hukuk Hakimliği, 03.11.1993 tarihli 993/544 esas 993/724 kararıyla, TTK ve TDKnın Atatürkün vasiyetnamesinde belirttiği kurumlar olup olmadığının tespitine yönelik talebin reddine karar verdi. Bu kararı Yargıtay 4. Hukuk Dairesi de 20.9.1994te onadı. Davaları kurumların kazanması üzerine konu kaziyye-i muhkeme haline geldi. Yani, bu konuda yeni bir dava daha açılamayacaktı. Tartışmalara son vermek için 2 Ocak 1997de, CHP lideri Deniz Baykal ile dönemin TDK Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun ve TTK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu arasında bir protokol imzalandı. Protokolde kurumların İş Bankasında bulunan hisse gelirlerinin ödenmesi için CHPnin talimat vermesi karara bağlandı. Birkaç yıl ödemeleri aksatmayan CHP, 2000 yılında TDKya verilmesi gereken payın ödenmesi için bankaya talimat vermedi. TTK ve TDK, ayrı ayrı bir kez daha konuyu mahkemeye götürdü. Mahkeme, yine bu kurumların lehine karar verdi. CHP de Yargıtaya başvurdu. Yargıtay, kesin kararını 28 Şubat 2006da açıklayacak. Bu arada 40 yıldır CHP ile yaşadığı sorunlardan bıkan Türk Dil Kurumu, geçtiğimiz yıl iki ayrı dava daha açarak, TTK ve TDKnın Atatürkün kurduğu kurumlar olup olmadığına bir kez daha ve kesin olarak mahkemece karar verilmesini talep etti. TDK, dava başvurusunda, CHPnin herhangi bir talimatına gerek kalmadan, paylarının İş Bankası tarafından her yılın sonunda kendilerine aktarmasını istedi.