Geçtiğimiz günlerde CHP’den milletvekili aday adaylığı başvurusunda bulunan Türkler, programda CHP’nin 2011 Seçim Stratejileri Programı hakkında ilginç açıklamalar yaptı. CHP’nin geçtiğimiz hafta yayınlanan seçim stratejileri önerilerini topa tutan Türkler, “Kürk de giyerim, deri ceket de. Ezan okurken susmam, cenazede başımı örtmem” dedi.
Gazeteci yazar Nuriye Akman, Akılda Kalan’da bu hafta DİSK eski genel başkanı Kemal Türkler’in kızı Nilgün Türkler Soydan’ı ağırladı. Türkler, Toplumsal Bellek Platformu ile neden güç birliği yapmadığını da ilk defa Akılda Kalan’da anlattı.
Yaklaşık 30 yıldır babası Kemal Türkler’in davası için adalet arayışını sürdüren Türkler “Babamın davası eğer siyasi bir davaysa demek ki bunu siyasi arenada çözmemiz gerekiyor. O nedenle siyasete girmeye karar verdim” dedi.
“Bir işadamı ile evli olmanın getirilerini kullanırım”
Akman’ın “Bir işçi liderinin kızısınız. Bir burjuva gibi mi yaşarsınız, bir emekçi gibi mi yaşarsınız? Bu halkla temasınıza nasıl yansıyacak?” sorusunu Türkler, şöyle yanıtladı: “Bir işçi liderinin kızıyım. Bir işçinin nasıl yaşadığını her zaman çok iyi bildim ve biliyorum” diyen Türkler, bir işadamı ile 26 yıldır evli olduğunu belirtti ve “İşçi liderinin kızıyım diye insanlardan saklı gizli davranarak, şunu örteyim, bunu kaçırayım diye bir kompleksim hiçbir zaman olmamıştır. Bir işadamı ile evli olmanın getirilerini kullanırım” dedi.
Bunun üzerine “Seçim çalışmalarına Mercedesiniz ile gidebilirsiniz” diyen Akman’a Türkler, “Gerektiği yere gidebilirim. İnsanlar benim kim olduğumu biliyor” şeklinde yanıt verdi.
“Bunlar çok böyle kafa yoracak hikâyeler değil”
Nilgün Türkler, Akılda Kalan’da birkaç gün önce CHP’nin açıkladığı Seçim Stratejileri 2011 Programı’nı da değerlendirdi. Seçim stratejilerinden haberdar olmayan Türkler, ilginç yorumlarda bulundu. Akman’ın “Size komik gelebilir. Ama örneğin çantanızda ya da boynunuzda seçim çalışmaları sırasında bir fular taşımayı düşünür müsünüz?” sorusu karşısında şaşıran Türkler, soruyu önce “Ne gibi? Anlamadım. Gerekliyse takarım” şeklinde yanıtladı.
CHP'NİN SEÇİM SÜRECİ İÇİN BELİRLEDİĞİ STRATEJİ
Ancak Akman’ın “Saçma geldi değil mi bu soru size? Bir mevlit ya da cenaze ile karşı karşıya geldiğinizde hemen başınızı örtebilmeniz için” demesi üzerine Türkler, “Hiç düşünmedim. Çünkü şunu açıklıkla söyleyebilirim. Babamın cenaze töreninde başımı örtmedim. Babamın mezarı başında da hiçbir zaman başımı örtmedim. Örtenlere saygım var. Bu kuralın çok gerekli bir kural olduğuna inanmıyorum. Örtenler de beni ilgilendirmiyor” cevabını verdi.
Türkler, CHP’nin Seçim Stratejileri 2011 Programı ile ilgili yorumu şu oldu: “Bunlar çok böyle kafa yoracak hikâyeler değil diye düşünüyorum. Bu tür şeylere kafa yormak yerine Cumhuriyet Halk Partisi’nin projelerinin tartışılması daha uygundur”
İşte Nuriye Akman ve Nilgün Türkler arasında geçen ilginç diyaloglar:
EZAN OKUNURKEN KONUŞMAYA DEVAM EDEBİLİRİM
Akman: Deri ceket giyer misiniz?
Türkler: Deri ceketi her zaman giyerim.
Akman: Kürkünüz?
Türkler: -Deri ceketim de yarım bir kürküm de var. Deri pardösüm de var ayrıca.
Akman: Seçim çalışmalarında giyer misiniz?
Türkler: Yaza giriyoruz kürkle seçim çalışması yapılmaz ama deri ceket giyerim.
Akman: Ama giymeseniz iyi olur. Bu partinizin hiç hoşuna gitmeyecek. Geçen hafta biz burada genel başkan yardımcısı Sena Kaleli’yi ağırlamıştık. Hafta içinde onun imzasıyla bir seçim stratejisi programı yayınlandı CHP, deri ceket giymeyin, kürk giymeyin, yanınızda fular taşıyın gibi seçim önerilerinde bulundu. Bana biraz tuhaf geldi.
Türkler: Aday olursam parti disiplinini zedelemeden bu tür konularda gerekli tartışmaları yaparız. Orta yolu buluruz.
Akman: Bir şey daha var. Ezan okunurken konuşmana ara ver, diyor.
Türkler: Tartışırım. Benim yaşam tarzımda bugüne kadar böyle bir şey yok. Ben ezan okunurken susan insana denk geldim. Saygı gösteririm. O beni ilgilendirmez. Ama ben fark etmeyip konuşmaya devam edebilirim. Zaten benim böyle bir alışkanlığım olmadığı biliniyor. Birilerini kandırmak için bir şey yapmaya kalkıyorsam, o zaman zaten aldatıyoruz demektir. Ama bu öneriyi yapan insan belki kendisi o düşüncededir.
Akman: Bir şey daha var. İnşallah adaylığınız kesinleşirse gittiğiniz yerlere kapı kapı dolaşacaksınız. CHP magneti, CHP paketli kahve, zeytin, anahtarlık, çocuklara gofret ve oyuncak götürmeniz gerekiyor. Bu sizin partinizin belirlediği bir strateji. Bunlara ne eklemek istersiniz? Bunları götürürüm, yanımda da şunu götürürüm gibi bir yaklaşımınız var mı?
Türkler: Valla oy isteyeceğim insana düşüncelerimi, ikna yeteneğimi götürmeyi yeğlerim. Bu söylediğiniz program benim elime gelmedi
Akman: Gecekondu kelimesi yerine ne demeniz gerektiğini biliyor musunuz?
Türkler: Gündüzkondu mu?
Akman: Hayır. Dış mahalle.
Türkler: Dış mahalle yerine gecekonduyu kullanabilirim. Hiçbir gecekonduda oturanın da buna alınacağını sanmıyorum. Bunları bir araya getiren arkadaşlarımızla tanıştığımızda çok neşeli bir çalışma yapacağımıza eminim..
Türkler, Toplumsal Bellek Platformu’na neden katılmıyor?
Nilgün Türkler, Akılda Kalan’da 2009’da bir araya gelen ve yakınları faili meçhul cinayetlere kurban giden ailelerin kurduğu “Toplumsal Bellek Platformu”nda neden yer almadığını da “İlk üç beş hafta onların toplantılarını izledim. Ancak Kemal Türkler ailesine uygun bir duruş olmadığı zamanlar olacağına karar verdim. Öyle bir bölünmenin içerisinde olmak istemezdim” sözleriyle açıkladı. Türkler, sözlerine şöyle devam etti:
“Bence bir çatı altında toplanıldığı zaman belli duruşların bozulmaması gerekir. Ben devrimci bir babanın kızıyım. Benim için sosyal demokrat olmak, solculuk, devrimcilik güzel özelliklerdir. Ancak o platformda bazı olaylarla ilgili olarak, farklı görüşler de doğduğu zaman kendime değil, onlara zarar vermemek için aralarında kalmamaya karar verdim. Babamın silahını temin ettiğini düşünmüş olduğum bir adamın kızıyla aynı çatı altında aynı şekilde acı yaşayamam. Aynı duyguları, aynı ideolojiyi paylaşmadığım bir insanla öyle bir kenetlenme içerisine giremem”.
Türkler, platformda yer almayarak babasının soyadının kendi isteği dışında kullanılmasının da önüne geçmeye çalıştığını belirtti.