DOĞURGANLIK HIZI ÜZERİNE DEĞERLENDİRMELER
Cumhurbaşkanı Erdoğan, doğurganlık hızının 1.48’e düşmesini ele aldı ve “Şu anda Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız bu konuyla ilgili yoğun bir çalışmanın, gayretin içinde. Doğurganlık hızımız şu anda 1,5’in biraz altına düşmüş vaziyette. Bu hayra alamet değil. Buraya 3’lü seviyelerden geldik. Halbuki bizim hedefimiz çok daha farklıydı. Ama şu an itibarıyla iyi bir yerde değiliz” dedi. Erdoğan’ın bu açıklamaları sonrasında, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’tan da konuya ilişkin bir yanıt geldi.
NÜFUS PROJEKSİYONLARI
Bakan Göktaş, Sabah gazetesine verdiği demeçte, “Ülkemizde doğurganlık hızı nüfusun kendini yenilemesi için gereken 2.1’in altına düşmüş olan il sayısı 2014’te 52’yken, bugün bu sayı 71’e ulaşmış durumda. Nüfus projeksiyonları incelendiğinde, TÜİK’in düşük ihtimalli senaryosuna göre 2100 yılında nüfusumuz 54 milyona, BM’nin düşük ihtimalli senaryosuna göre 38 milyona, çok düşük ihtimalli senaryoya göre ise 25 milyona kadar gerileyecek” şeklinde ifade bulundu.
DEMOGRAFİK DEĞİŞİKLİKLER
Göktaş, “Ortalama anne olma yaşı yükseliyor, doğurganlık hızı azalıyor” diyerek, gençlerin geç evlendiğini ve geç çocuk sahibi olduğunu belirtti. Ayrıca, “Ortalama anne olma yaşı 29.3’e tırmandı. Hane halkı büyüklüğü 4’ten 3’e düştü. Tek kişilik hane halkı oranı ise yüzde 20 civarında” dedi. Bunun yanı sıra, Bakanlık ve UNICEF iş birliğinde hayata geçirilen ‘Komşu Anne’ projesinin pilot çalışmalarına da değindi. Göktaş, “Komşu Anne Projesi, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından standartları belirlenen bir bakım modeliyle hayata geçecek. Milli Eğitim Bakanlığı Halk Eğitim Merkezlerinden çocuk bakım eğitimi alan kadınlar komşu anne olabilecek” şeklinde bilgi verdi.
NÜFUSUN KORUNMASI GEREKEN BİR KONU
Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceki aylarda konuyla ilgili olarak, “Nüfusun kendini yenileme eşiği olan 2,1 seviyesinin altındayız. Bu, açık söylüyorum Türkiye açısından varoluşsal bir tehdittir, bir felakettir. Mevcut durum ülkemiz için tolere edilebilir olmaktan çıkmıştır. Biz bu tabloyu gördüğümüz için biliyorsunuz sürekli 3 çocuk tavsiyesinde bulunuyorduk. Tavsiyemizden dolayı pek çok kez eleştiriye uğradık. Maalesef zaman, öngörülerimizde bizi haklı çıkardı. En az 3 çocuk çağrımızın önemi bugün daha iyi anlaşılıyor. Şunu bir defa idrak etmemiz gerekiyor, nüfus, millet olarak en büyük gücümüzdür ve bunu korumak zorundayız” ifadelerini kullandı.