Erzurum’da 2005 yili içerisinde sadece 150 bin YTL’lik bir kazi çalismasi yapilirken, bu da sehir merkezinde bulunan tarihi kale içerisinde gerçeklestirildi. Simdiye kadar yapilan arastirmalarda Erzurum’da fil fosillerine rastlanildi. Uzmanlar fosillerin çikarildigi toprak katinin yasinin günümüzden 500- 550 bin yil öncesine dayandigina dikkat çekiyor. Neolitik ve Kalkolitik dönemler hakkinda fazla bir bilgi bulunmuyor. Neolitik döneme göre daha fazla bilgi sahibi olunan Kalkolitik dönem hakkinda ise ‘olasiliklar’la hareket ediliyor.
Dogu Anadolu Bölgesi cografi konumu nedeniyle güneyde Mezopotomya, doguda Iran, Kuzey Dogu’da Kafkasya ve Orta Anadolu bozkiri arasinda yer almasi nedeniyle binlerce yil kültürlerin geçis noktasini olusturdu. Dogu’da Palandöken Dagi eteginde bulunan Erzurum ise cografi konumu nedeniyle nedeniyle askeri ve ticari açidan önemli bir merkez konumunda bulundu. Yapilan arkeolojik kazi ve arastirmalarin sonucunda Erzurum tarihinin Alt Paleolitik Çag’dan itibaren basladigi ortaya çikti. Erzurum’un Pasinler ilçesine bagli Yayladagi köyünün Büyük Serçe Bogazi Tepesi’nde yapilan arkeolojik kazilar sonucunda burada tarihi devre ait bulgulara rastlanildi. Fil fosillerini ve istiridye, midye kabuklari ve bitki fosilleri bulundu. Burada fil kati olarak isimlendirilen ve fosil kemiklerini yer aldigi kil tabakasi, yaban sigiri, geyik ve tavsan fosilleri açisindan büyük zenginlik bulundugu ortaya çikti.
Erzurum Müze Müdürü Mustafa Erkmen, 2005 yilinda kale içerisinde yapilan kazilar için 150 bin YTLl’lik bir çalisma yapildigina dikkat çekiyor. Erkmen, arastirmalarin degisik kurumlar tarafindan yapildigini vurgulayarak, üniversitenin yapacagi arastirmalara da bir temsilci gönderdiklerini belirtiyor. Dogu Anadolu’yu bakir bir bölge olarak nitelendiren Erkmen, “Bölgede arastirilamayan çok sayida yer bulunuyor. Az sayida arastirma yapilmis. Yeterli derecede arastirma yapilamadigindan yakin dönemlere ait bulgular bile gün yüzüne çikarilmayi bekliyor.” diye konustu.