ENGELLİ ÇOCUKLARA SAHİP FEDAKAR ANNE
Hatay’da yaşayan 72 yaşındaki Süheyla Ezer, kan uyuşmazlığı nedeniyle engelli olan 3 çocuğuna yıllardır tek başına bakıyor. Anneler Günü’nü buruk bir şekilde geçiren Ezer, “Evlatlarım anneler günümü kutlasınlar isterdim ama sağlıklı değiller, bu yüzden yüreğim yanıyor” diyerek duygularını ifade ediyor. Antakya ilçesinde yaşayan Ezer’in çocukları; 51 yaşındaki Şirin, 48 yaşındaki Günay ve 40 yaşındaki İbrahim Halil, engelli doğdu.
FEDAKARLIKLA DOLU BİR YAŞAM
Ezer, yıllardır hem annelik hem de babalık görevini üstlenerek çocuklarına bakıyor. Eşinin, “Çocukları ver bir kuruma ve sen de rahatına bak” şeklindeki sözlerine aldırış etmeden tüm yaşamını evlatlarına adayan Ezer, onların tüm ihtiyaçlarını kendi imkanları ile karşılıyor. Ancak her Anneler Günü’nde hüzün yaşıyor. Anne Ezer, duygularını, “Evlatlarım anneler günümü kutlasınlar isterdim ama sağlıklı değiller, bu yüzden yüreğim yanıyor” sözleriyle dile getiriyor.
GÜNLÜK HAYATIN ZORLUKLARI
Anne Ezer, çocuklarında kan uyuşmazlığından kaynaklanan gelişim bozukluğu bulunduğunu belirterek, “3 çocuğumda da kan uyuşmazlığı nedeniyle gelişim bozukluğu var. Sabah kalkıp onlara kahvaltı yaptırıyorum, akşama kadar kapı önünde oturuyoruz. Ne bir yere gidebiliyorum ne de bir şey yapabiliyorum. Sadece hastaneye gidebiliyoruz” şeklinde ifade ediyor. Yetkililerden, depremde yıkılan evinin yerine bir ev istemesi, ona huzur verecek bir yaşam arzusunu gösteriyor. Ezer, “Kocam Reyhanlı’da konteynerde kalıyor, bana ‘Çocukları ver bir kuruma’ diyor. Ben anneyim, nasıl yapabilirim?” sözleriyle bu zor durumu dile getiriyor.
SAĞLIKLILIK İSTEĞİ
Ezer, çocuklarının sağlıklı olmasını çok istediğini, onlara olan düşkünlüğünün evlatlarının sağlığı ile ilgili olduğunu belirtiyor. “Keşke çocuklarım sağlıklı olsaydı, ben de kapılarda temizlik yapabilseydim. Çocuklarım bana çok düşkün, çünkü babadan sevgi görmediler. Doğdukları günden beri onlara bakıyorum. Anneler günümü kutlasınlar isterdim ama sağlıklı değiller, bu yüzden yüreğim yanıyor” diyerek evlatlarına olan özlemini ve duygularını topluma aktarıyor.