“Gözyaşının yavaş ve sabit bir hızda üretimi sayesinde gözdeki normal kayganlık sağlanır. Ayrıca herhangi bir duygusal duruma cevaben, yani kişi ağladığında fazla miktarlarda gözyaşı da üretilir. Ancak, bazı kimselerde gözün rahat etmesini sağlayacak ölçüde gözyaşı salgısı olmayabilir. Bu duruma kuru göz adı verilmektedir. Gözyaşının göz kapaklarından dışarı taşma durumu ise göz sulanmasıdır. Ancak gözün aşırı kuruluğu kadar bir neden olmaksızın aşırı sulanması da bir sorun olduğunun işaretidir.”
GÖZÜNÜZDE BATMA VARSA DİKKAT
Opr. Dr. Ali Ofluoğlu, göz kuruluğunun en önemli belirtileri arasında gözlerde batmanın geldiğini ifade ederek şöyle devam etti: “Gözde batmanın yanısıra yanma, kaşıntı, gözlerde yapışkan salgı, sigara dumanı veya rüzgarda gözlerde rahatsızlık, aşırı sulanma, kontakt lens kullanımında zorluk kuru gözün habercileridir. Kuru bir gözde meydana gelen aşırı sulanma da anormal bir durumdur. Gözde kayganlığı sağlayacak gözyaşı yoksa göz rahatsız olur ve uyarılır. Böylece aşırı gözyaşı salgısı meydana gelir ve bunu gözün drenaj sistemi kaldıramadığı için gözden dışa akar.”
Kuru göz nasıl tedavi edilir?
Kuru gözün tedavisinin 4 ayrı yöntemle yapıldığını kaydeden Opr. Dr. Ali Ofluoğlu bu yöntemleri şöyle sıraladı:
Gözyaşı eklenmesi
Bandaj kontakt lens kullanımı
Gözyaşının korunması
Gözdeki buharlaşmanın önlenmesine yönelik çözümler.(gözlük kullanımı, sigaranın bırakılması vb.)
Kuru göz kadar göz sulanmasının da bazı hastalıkları haber verdiğinin altını çizen Opr. Dr. Ofluoğlu bu konuda da şu bilgileri verdi: Gözyaşı bezleri tarafından üretilen gözyaşı burna gönderilen gözyaşından fazla ise gözde sulanma, hatta kapakların dışına taşma meydana gelir. Soğuk, sıcak, ışık, ağlama, heyecanlanma, yorgunluk gibi durumlarda göz yaşarması olabildiği gibi bu durum bazı bozuklukların da belirtisi olabilir. Göz sulanması, konjonktiva veya korneanın bozuklukları, göz kapağı bozuklukları, göz içi iltihapları, göze yabancı cisim kaçması, çocuklarda glokom ve gözyaşı kanallarındaki tıkanıklık veya darlıklar sonucu oluşabilir.”
Ameliyat gerekebilir
Özellikle gözyaşı kanallarının tıkanıklığı durumunda göz sulanmasının oluştuğunu hatırlatan ve bu durumun bebeklerde yoğun olarak görüldüğünü belirten Opr. Dr. Ofluoğlu, “Bebeklerde bu kanalların tıkanıklığı veya darlığı sık rastlanan bir durum olup bir yaşına kadar genellikle açılır. Bu zamana kadar açılmadığı takdirde genel anestezi altında sonda uygulaması yapılır. Bununla başarı elde edilemezse ileri yaşlarda (4 yaşından itibaren) ameliyat yapılır. Erişkinlerde genellikle ameliyat tercih edilir. Tıkanıklık seviyesine göre bazen tüp uygulaması gerekebilir” diye konuştu.