CÜNEYT YÜKSEL’İN AÇIKLAMALARI
Ak Parti Adalet Komisyonu Başkanı ve İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel, TBMM’de bir konuşma gerçekleştirerek İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması ve ardından tutuklanmasıyla başlayan protestoları gündemine aldı. Yüksel, muhalefetin yolsuzluk, soygun, irtikap, iltimas ve rüşvet iddialarına bir yanıt vermediğini belirtti. “Sorumluluktan kaçmak, sokağa çağırdığı gençleri kalkan yapmak, polisimize şiddete teşvik edici söylemlerde bulunmak, gerilimi artırarak konuyu siyasallaştırmak suç bastırmaya çalışmaktan farklı değildir.” ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE’DE DEMOKRATİK HUKUK ÇERÇEVESİ
Yüksel, Türkiye’nin hukukun üstünlüğü ilkesiyle yönetilen bir demokratik devlet olduğunu vurguladı ve “Devletin kurumlarına, yargı organlarına ve kamu düzenine yönelik saygı, demokrasimizin temeli” olduğunu belirtti. Demokratik ve barışçıl bir protestonun hak olduğunu ancak bu etkinliklerin şiddet içermemesi gerektiğini dile getirdi. Yüksel, İstanbul merkezli yürütülen soruşturmalar üzerine ana muhalefet partisi liderinin sokak çağrısının ardından yaşanan olayları dikkatle takip ettiklerini ifade etti.
VANDALİZM VE KAMU DÜZENİNE SALDIRILAR
Cüneyt Yüksel, yaşanan olaylarla ilgili olarak “Marjinal örgütler ile şehir eşkıyaları, polisimize taş, molotof ve asit atmış, baltayla saldırmıştır. Esnafın dükkânının camı, çerçevesi kırılmıştır” dedi. Protestolar sırasında birçok güvenlik görevlisinin yaralandığını belirten Yüksel, Cumhurbaşkanına ve ailesine yöneltilen alçakça hakaretlerin kabul edilemeyeceğini vurguladı. “Bu haysiyet yoksunları elbette ki yargı önünde hesap vereceklerdir” diyerek saldırılara tepki gösterdi.
GÜVENLİK GÜÇLERİNİN MÜDAHALESİ
Yüksel, olaylara müdahale eden güvenlik güçlerinin “ölçülü ve orantılı” bir şekilde davrandığını belirtti. Bireylerin yaşam hakkını ve kamu mallarını korumak amacıyla yapılan müdahalelerin haklı ve meşru olduğunu ifade etti. Bu durumun hem Anayasa Mahkemesi hem de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından kabul edildiğini aktardı. 34. maddeyi hatırlatarak, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının barışçıl bir şekilde kullanılmasının güvence altına alındığını belirtip, şiddet içeren gösterilerin bu kapsama girmediğini ifade etti.
AVRUPA İNSAN HAKLARI STANDARTLARI
Yüksel, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin de bireylerin haklarının tamamen sınırsız olmadığını ifade ettiğini vurguladı. “Kamuya açık yerlerde barışçıl toplanma özgürlüğüne getirilen kısıtlamalar, başkalarının haklarının korunmasına hizmet eder” dedi. AİHM içtihatlarına atıfta bulunarak, “Barışçıl toplanma hakkı, organizatörlerin ve katılımcıların şiddet içeren eylemlerinin olduğu gösterimleri kapsamaz” dedi.
MUHALEFETE ELEŞTİRİLER
Yüksel, muhalefetin yolsuzluk, soygun ve rüşvet iddialarına yanıt vermek yerine siyasi tarihimizin en basiretsiz açıklamalarına tanık olduklarını belirtti. Dışarıda yapılan vandalizme göz yummanın, basiretsiz ve sorumsuz bir muhalefet örneği olduğunu söyledi. “Türkiye, artık eskisi gibi Vandalların ortalığı karıştırma gayretlerine göz yumacak bir ülke değildir” dedi. Görevini yerine getiren güvenlik güçlerine karşı yapılan saldırıların asla kabul edilemeyeceğini ve buna müsaade etmeyeceklerini dile getirdi.
Yüksel, konuşmasına son verirken, “Yüce Heyetinizi ve Aziz Milletimizi saygıyla selamlarım” diyerek sözlerini tamamladı.