İngiltere’de Vize Ücretleri Ciddi Sorun

VİZE ÜCRETLERİ YABANCI BİLİM İNSANLARINI ENGELLİYOR

İngiltere’de artan vize ücretleri, uluslararası bilim insanları ve mühendislerin bu ülkeyi tercih etmesini engelliyor. Uzmanlar, bu uygulamanın ekonomiye ve inovasyona yönelik hedefleri tehlikeye soktuğuna dikkat çekiyor. İngiltere, yüksek vize maliyetleri sebebiyle dünya genelindeki bilim insanları ve mühendisleri ülkelerine çekmekte zorluk yaşıyor. Vize masrafları, başlıca bilim ülkeleri ile kıyaslandığında neredeyse 17 kat daha yüksek bir seviyede bulunuyor. Kraliyet Bilim Derneği ve danışmanlar ile görüştükten sonra bir milletvekili, bu yüksek ücretlerin Birleşik Krallık’ın yetenekli bireyleri istihdam etmesini zorlaştırdığı ve Başbakan Keir Starmer’ın “ekonomiyi büyütme” hedeflerini tehlikeye attığını belirtiyor. Bunun yanında, bu durum ülkenin bilimsel araştırmalarını da olumsuz etkiliyor.

YÜKSEK VİZE ÜCRETLERİ ve MÜCADELE

Birleşik Krallık, beş yıllık nitelikli işçi vizesi için 12 bin 120 sterlin gibi yüksek bir bedel talep ediyor. Aile üyeleri vizeye dahil edildiğinde bu rakam 30 bin sterline kadar yükselebiliyor. Ayrıca, her yetişkinin yıllık bin 35 sterlin tutarında Göçmenlik Sağlık Katkı Payı (IHS) ödemesi gerektiği unutulmamalı. Bu mali yük, düşük maaşlı mühendislik işlerinde çalışan araştırmacılar için ciddi bir engel oluşturuyor. Yüksek vize ücretleri, Birleşik Krallık’ı tercih etmeyi zorlaştırıyor. Özellikle ABD’deki araştırma fonlarının kesilmesi nedeniyle alternatif ülkeleri düşünen bilim insanları, Birleşik Krallık’ı cazip bir seçenek olarak görmemeye başlıyor.

BİLİM VE TEKNOLOJİ AÇISINDAN İHTİYAÇ VAR

Birleşik Krallık, bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik (STEM) alanlarında önemli bir iş gücü açığı ile karşı karşıya. 2023 yılının sonunda kayıt altına alınan 934 bin açık pozisyonun neredeyse yüzde 46’sı bu alanlarda bulunuyor. Ancak artan vize ücretleri ve yükselen maaş eşiği, bu açıkları kapatmayı zorlaştırıyor. Lordlar Kamarası Bilim ve Teknoloji Komitesi’nin eski başkanı Julia King, hükümetin uyguladığı göç politikalarını “ulusal ölçekte kendine zarar verme” olarak tanımlıyor ve ülkenin bilim ve teknoloji odaklı büyümesi için bu tür engellerin kaldırılmasının şart olduğunu vurguluyor.