Küresel Piyasalarda Yatırımcılar Temkinli

KÜRESEL PİYASALARDAN KARMAŞIK GÖRÜNTÜ

Küresel piyasalarda, ABD ile Çin arasındaki ticaret müzakereleri konusundaki iyimserliğe rağmen yatırımcılar temkinli davranmayı sürdürüyor. Geçen hafta karışık bir seyir izlenirken, önümüzdeki hafta ABD’de açıklanacak enflasyon verilerine odaklanıldı. Dünya genelindeki enflasyon ve resesyon ikilemi, varlık fiyatlarının belirlenmesinde etki göstermeye devam ediyor. ABD’nin ticaret partnerleriyle yürüttüğü tarife müzakereleri de piyasalardaki ana gündem maddesi olarak öne çıkıyor.

ABD, tarifeleri yürürlüğe koymasının ardından ilk ticaret anlaşmasını İngiltere ile yaptı fakat bu anlaşmanın teknoloji ve ilaç gibi kritik sektörlere dair önemli meseleleri netleştirmediği yönündeki yorumlar, risk iştahının sınırlı kalmasına neden oluyor. Analistler, ABD’nin uzlaşmacı tutumunun diğer ülkelerle de anlaşma sağlanabileceği umudunu artırdığını ifade etse de Trump’ın değişken kararlarının yatırımcıları temkinli hareket etmeye yönlendirdiğine dikkat çekiyor.

ENFLASYON VERİLERİ RİSKLERİ GÖSTEREBİLİR

Önümüzdeki hafta açıklanacak enflasyon verilerinin, ABD ekonomisinin gidişatına dair daha fazla bilgi sağlaması bekleniyor. Bu verinin alt kalemlerinde tarifelerin etkilerine dair sinyaller aranacak. Hafta sonu İsviçre’deki ABD-Çin müzakerelerinde ABD’nin atacağı adımların ticaret gerilimlerini azaltabileceği umutları artarken, bu görüşmelerin sonuçları yatırımcıların odağına yerleşti. ABD ve Çin, artan ticaret gerginliğini azaltmak amacıyla İsviçre’de üst düzey görüşmelere başlama kararı almıştı.

Bugün başlaması beklenen görüşmelerde ABD heyetine Hazine Bakanı Scott Bessent ve Ticaret Temsilcisi Jamieson Greer liderlik ederken, Çin tarafını ise Ekonomik İlişkilerden Sorumlu Başbakan Yardımcısı He Lifeng temsil ediyor. ABD Başkanı Trump, Bessent ve heyetinin Çinli yetkililerle yapacağı görüşme öncesi, bu ülkeye uygulanan gümrük vergilerinin yüzde 145’ten yüzde 80’e indirilmesini teklif etti ve “Çin’e yüzde 80 gümrük vergisi uygulanması uygun görünüyor. Scott Bessent’e kalmış,” ifadelerini kullandı.

NEW YORK BORSA GÖRÜNTÜSÜ

ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz kararı ve tarife müzakerelerinin takip edildiği haftada, yatırımcıların temkinli duruşu New York borsasında negatif bir seyre neden oldu. Haftalık bazda S&P 500 endeksi yüzde 0,47, Nasdaq endeksi yüzde 0,27 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,16 değer kaybetti. Ülkedeki tahvil piyasalarında satıcılı bir seyir hakim olurken, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi yaklaşık 8 baz puan artışla haftayı yüzde 4,39’dan kapattı. Altının ons fiyatı geçen hafta, yüzde 2,58 yükselişle 3 bin 325 dolardan kapandı. Dolar endeksi haftalık bazda yüzde 0,3 artarak 100,3’ten kapandı ve Brent petrolün varil fiyatı geçen hafta yüzde 4 artışla 63,8 dolardan işlem gördü.

FED’DEN BELİRSİZLİK UYARISI

Geçen hafta politika faizini beklentiler doğrultusunda yüzde 4,25-4,50 aralığında sabit tutan Fed, ekonomik görünüme ilişkin belirsizliklerin arttığına vurgu yaptı. Fed Başkanı Jerome Powell, büyük tarife artışlarının sürmesi durumunda enflasyon ve işsizlik oranlarının artabileceği ve ekonomik büyümenin yavaşlayabileceği konusunda uyarılarda bulundu. Analistler, ABD ekonomisinde tarifelerin etkilerine dair net sinyallerin henüz mevcut olmadığını ve istihdam piyasasındaki soğuma ile büyümeye yönelik risklerin arttığını kaydetti.

AVRUPA BORSALARI KARIŞIK SEYREDİYOR

Geçen hafta Avrupa’da ABD ile ticaret ilişkileri ve Rusya-Ukrayna Savaşı ile ilgili haber akışı piyasalara etki ederken, yatırımcıların “bekle-gör” tavrı sebebiyle karışık bir seyir izlendi. İngiltere Başbakanı Keir Starmer, ABD ile yapılan ticaret anlaşması çerçevesinde ABD’nin çelik ve alüminyuma yönelik tarifelerinin İngiltere’ye uygulanmayacağını, otomobillerde gümrük vergisinin de yüzde 10’a düşürüleceğini açıkladı. Analistler, İngiltere ile ABD arasındaki ticaret anlaşmasının güveni artırdığına dikkat çekerek, Avrupa Birliği’nin ABD ile olası anlaşma adımlarının takip edileceğini belirtti.

Öte yandan, İngiltere Merkez Bankası (BoE) politika faizini piyasa beklentilerine paralel olarak 25 baz puan indirerek yüzde 4,25’e çekti. BoE Başkanı Andrew Bailey, enflasyonist baskıların azalmaya devam ettiğini ve düşük, istikrarlı enflasyonun öncelik olması gerektiğini vurguladı. Geçen hafta Almanya’da Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) Partisi Genel Başkanı Friedrich Merz, Federal Meclis’te yapılan oylamalarda başarı gösterdi ve Almanya’nın yeni başbakanı oldu.

ASYA BORSALARINDA POZİTİF SEYİR

Asya borsaları, geçen hafta ABD ve Çin’in ticaret müzakereleri konusundaki iyimser haber akışının etkisiyle pozitif bir seyir izledi. Analistler, ABD’nin bölge ülkelerine karşı müzakereci yaklaşımının yatırımcıda iyimserlik oluşturduğunu belirtiyor. Diğer taraftan Hindistan ile Pakistan arasındaki sıcak çatışmalar ise yatırımcılar tarafından dikkatle izleniyor. Hindistan, 22 Nisan’da yaşanan terör saldırısının ardından Pakistan topraklarına ve kontrolündeki bölgelere füze saldırıları düzenlediklerini duyurdu. Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,68, Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,83, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 1,61 ve Çin’de Şanghay Bileşik endeksi yüzde 1,92 değer kazandı.

YURT İÇİNDE GÖZLER ÖDEMELER DENGESİ VERİLERİNDE

Yurt içinde yükseliş eğilimi öne çıkarken, Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi haftayı yüzde 2,43 artışla 9.390,51 puandan tamamladı. Gelecek hafta mart ayına ilişkin ödemeler dengesi verileri yatırımcıların odağına yerleşti. Ekonomistler, cari işlemler açığının mart ayında 3 milyar 936 milyon dolar olarak gerçekleşeceğini öngörüyor. Dolar/TL ise haftalık bazda yüzde 0,5 artışla 38,7610’dan kapandı. Yurt içinde gelecek hafta salı günü ödemeler dengesi, perşembe bütçe dengesi, cuma günü Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın piyasa katılımcıları anketi, konut satışları ve işsizlik oranı verileri takip edilecek.