MESLEĞİ SÜRDÜRME ÇABASI
Sakarya’da yaklaşık 50 yıl boyunca el yapımı ayakkabı üretip tamir yapan ustalar Cemalettin ile oğlu Mustafa Anıl, çırak bulamadıkları mesleği devam ettirmek için her gün tezgah başında yer alıyor. Akyazı ilçesinde 15 yaşında el işçiliğiyle ayakkabı üretim ve tamirciliğine başlayan 82 yaşındaki Cemalettin Anıl, mesleğe kazandırdığı oğlu ile birlikte 47 yıldır çalışıyor.
KENDİ İŞ YERİNİ AÇTI
58 yıl önce kendi iş yerini açtığını belirten Cemalettin Anıl, ilçede el işçiliği yapan tek ayakkabı imalatçısı olduğunu ifade ediyor. Mesleğine başladığı ilk yılın çivi doğrultmakla geçtiğini aktaran Anıl, “15 yaşında Selahattin Uslu ustamın yanında başladım. 1 sene sadece çivi doğrultmayla geçti, sonra çivi eğitme, ilmek atma, kazıma ile kademe kademe devam etti” diyor. Meslek hayatı boyunca toplamda 12 çırak yetiştirdiğini, bu çıraklardan bazılarının farklı mesleklere yöneldiğini, kimilerinin ise eğitime devam ettiğini kaydederek, son olarak oğluna bu zanaatı öğrettiğini de vurguluyor. Sağlık sorunlarına rağmen işini severek yaptığını belirten Anıl, “1966’da kendi dükkanımı açtım, o zamandan beri devam ediyorum. Aynı lokasyonda 5-6 dükkan değiştirdim ama son 30 yıldır bu dükkandayım. 6 kez stent takıldı, beynimde pıhtı attı, tansiyon ve kalp rahatsızlıklarım var ama çalışmadan duramıyorum, işimi çok seviyorum” diye konuşuyor.
Babasının yanında çalışan 58 yaşındaki oğul Mustafa Anıl ise 47 yıldır ayakkabı imalatı ve tamiri işini yapıyor. İlkokulda dersler bittikten sonra yavaş yavaş mesleği öğrenmeye başladığını söyleyen Anıl, “Çivi sökmeyle başladım. O zamanlar kalfalar vardı, onların yanında biraz öğrendim. Başlarda zorluk çektim, ilaç kokusu, bıçakların parmakları kesmesi çok zor geliyordu. İşe başladıktan sonra bir hafta çalıştıktan sonra ilaç kokusu bana zarar verdi. Alışamadım, 2 gün yattım ama sonradan alıştım” diyor. Askerlik görevini yaptıktan sonra babasının yanında mesleğine devam ettiğini ifade eden Anıl, çırak bulma konusunda zorluklar yaşadıklarını belirtip, “Bu mesleğe gençler ilgi göstermiyorlar, fabrikalara gidip para kazanmak istiyorlar. Kimi çalışıyor, kimi çalışmıyor. Babamla arada bazen birbirimize kızıyoruz, çıkıyorum dükkandan 15 dakika sonra gelirken 2 çay getiriyorum, karşılıklı içiyoruz. Gelecek neslin bu mesleği öğrenmesi lazım. Bitmeyecek bir meslek, insanlar sağ olduğu sürece geliri olan bir iş” şeklinde konuşmasını sürdürüyor.