Almanya İçişleri Bakanı Wolfgang Schäuble, Frankfurter Allegemeine Sonntagszeitung gazetesine yaptığı açıklamada, ülkede yaşayan göçmenlerden Almanca öğrenmesini ve toplumsal hayatın çeşitliliği içinde yer almasını istedi.
Göçmenlerin sanki Almanya’da yaşamıyormuş gibi davranmaması gerektiğini vurgulayan Schäuble, karikatür krizine atıfta bulunarak, Müslümanların basın özgürlüğüne katlanması gerektiğini belirtti.
Diğer taraftan ülkede yaşayan Müslümanların karikatürler dolayısıyla ölçülü davrandığını teslim eden İçişleri Bakanı, hiç bir yerde şiddet eylemi olmadığını, camilerin de şiddete karşıtı uyarılarda bulunduğunu dile getirdi. Schäuble, “Biz Almanlar İslam’ın bizim için bir tehdit oluşturmadığını her zaman hatırlamalıyız.” dedi.
İçişleri Bakanı Schäuble, Alman vatandaşlığına geçmek isteyen göçmenlerden entegre olduklarına dair hatırı sayılır bir emek beklediklerini söyledi. Schäuble,”Bu görüşmeyle mi olur, Baden-Württemberg’deki testler gibi mı olur, yoksa Hollanda’daki oturum izni için yapılan testler gibi mi olur zaman gösterecek. Ama Almanca bilgisi her halükarda buna dahil olacak.” şeklinde konuştu.
İçişleri Bakanı Schäuble, Almanların milli kimlikleriyle ilgili sorunun olduğu, bu yüzden de göçmenlerden Alman olmasını istemelerinin zor olacağı yönünde Türk toplumundan şikayetlerin geldiğini söyleyerek şöyle konuştu: “Fakat göçmenlerin çocukları ve torunları Alman olursa, mutlu bir entegrasyon gerçekleşirse, o zaman Almanlar da değişir.”
Almanların kendi geçmişiyle birazcık olsun barışık olup kabul etmesi gerektiği gibi Alman olmak isteyenlerin de Alman tarihini kendi geçmişi olarak üstlenmesi gerektiğini söyleyen Schäuble, “Göçmenler, 1945’den önce ne olduğu beni ilgilendirmez diyemez. 1945’den sonra doğanların da milli kimlik olarak geçmişin, şimdinin ve geleceğin sorumluluğunu üstlenmesi gerekir; bu entegre olmak isteyenler için de geçerlidir.” dedi.
İçişleri Bakanı Schäuble, zorla evlilik konusuna da değindi. Zorla evliliklerin yıllardır arttığını ileri süren İçişleri Bakanı, bunun acınacak bir durum olduğunu ifade etti. Bu durumun engellenmesi için aile birleşiminde 21 yaş ve Almanca bilgisi uygulamasının getirilmesini önerdiğini dile getirdi.
İçişleri Bakanı, göçmen çocuklarının eğitim ve meslek durumunun kötü olmasının yanı sıra birçok iyi örneklerin de olduğunu, ülkede bir çok iyi entegre olmuş Türk işadamı, entelektüel, film yapımcısı ve oyuncunun bulunduğunu söyledi.
İkinci ve üçüncü neslin sorunlarının birinci nesilden çok daha büyük olduğuna dikkat çeken Schäuble, bunun eksik politikalardan kaynaklandığını, göçmen çocuklarına artık haksızlık edilmemesi için Türk teşkilatları ile birlikte çalışmalar yapılması ve anne-babalarının çocukları konusunda bilinçli olması için derhal yardım edilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.