T.A.’NIN BAĞIMLILIKLA MÜCADELESİ
Antalya’nın Alanya ilçesinde yaşayan T.A. (28), 14 yaşında bir arkadaşından ‘peynir’ diye verilen eroinle uyuşturucu bağımlısı olmaya başladı. Son iki yılda çoklu madde bağımlılığına da adım atan T.A., Bağımsız Yaşam Derneği sayesinde bu kötü alışkanlığından kurtuldu. Kendiyle birlikte uyuşturucu alan arkadaşının yüksek dozdan hayatını kaybettiğini belirten T.A., bu olayın kendisi için bir dönüm noktası olduğunu ifade ediyor. Tedavi sürecinin ardından, bağımlıları yaşama bağlamak için çaba gösteriyor.
T.A.’nın bağımlılığı, yaz aylarında bir otelde çalışırken, arkadaşının ona ‘Bunu içersen rahatlayacaksın’ diyerek verdiği maddenin eroin olduğunu öğrendikten sonra başladı. Ailesinin onu dışlaması ve intihar amacıyla yüksek dozda madde kullanması, T.A.’yı Bağımsız Yaşam Derneği’ne başvurmaya yöneltti. İstanbul’daki merkezde 15 gün süren detoksun ardından Bursa’da tedavisine devam eden T.A., 3 ay sürecinin sonunda bağımlılığını yendi. Tedavi sürecinin ardından memleketine dönmeyen T.A., dernek bünyesinde gönüllü olarak çalışmaya ve kendisi gibi olanlara örnek olmaya başladı.
T.A., “Uyuşturucuya 14 yaşında başladım” diyerek, “Ben, madde ile ilgili, uyuşturucu kavramıyla ilgili hiçbir alakam yokken 14 yaşında başladım. 8’inci sınıfın yazında sahilde çalışırken, bir gün çok yorulmuştum. Bir arkadaş bana folyonun üzerinde bir toprak parçası koydu. ‘Bu nedir’ diye sorduğumda, ‘Peynir, iç kendine geleceksin’ dedi. İlk öyle başladım. Bunun eroin olduğunu, başladıktan 3 sene sonra öğrendim” diyor.
AİLESİNDEN UZAKLAŞMAK
T.A., “Ailem çok üzülüyordu. Bir süre sonra ailem beni istemedi, ‘Öl de kurtulalım’ diyorlardı” diyerek, ailesinin yaşadığı zorlu dönemi anlatıyor. Tedavi sürecinin başlangıcında, maddeye olan bağımlılığının artmasıyla birlikte çevresindeki destek de azalmıştı. Uyuşturucu kullandığı dönemde, parası kalmadığında evdeki eşyaları satmak zorunda kaldığına dikkat çekiyor. “Uyuşturucu bende her şeyi değiştirdi. Madde bulmak için başlangıçta çalışıyordum, sonra evdeki insanlardan almaya başladım” şeklinde konuştu.
İNANCININ AZALMASI
Uyuşturucu bağımlılığına son vermenin kolay olmadığını belirten T.A., “Çünkü bağımlı olduğunuzu ilk başta hiçbir şekilde kabullenmiyorsunuz. Bu bir kısır döngü oluyor” diyor. Kurtulmaya yönelik inancının kalmadığını söyleyen T.A., tedavi kararı almasını sağlayan noktayı ise şöyle açıklıyor: “Beni Bağımsız Yaşam Derneği’ne gönderen aile dostlarımız oldu. Daha önceki tedavilerim olumsuz geçmişti ve bunun işe yarayıp yaramayacağını hiç düşünmüyordum.”
SEVGİNİN GÜCÜ
T.A., tedavisi sırasında yaşadığı dönüşümü anlatıyor: “İlk detoks sürecimizi tamamladıktan sonra Bursa’ya geldik. Bize karşı öyle iyi davrandılar ki, ‘İlaçsız bir tedavi uygulanıyor’ dediler. Aslında bizim ilacımız sevgiymiş, bunu burada öğrendim.” Tedaviden sonra bir örnek kişi olmak için çabasıyla, bağımlılıkla mücadele eden başkalarına da destek olmaya çalışıyor.
ANNESİNİN SEVİNCİ
Uyuşturucudan kurtulduktan sonra ailesinin kendisine bakış açısının değiştiğini vurgulayan T.A., “Annem, tedavi sürecim boyunca devamlı dualar ediyordu. Tedavi sürecimin ikinci ayında görüntülü konuştuğumuzda, ‘İlk defa sevinçten ağladım oğlum’ dedi” diyerek bu ani duygusal anı hatırlıyor. Bu süreç, T.A. için önemli bir dönüm noktası oldu ve artık kendine yeni hedefler koyarak yaşamını düzenli bir hale getirme peşinde.