”Istifa serefli bir müessesedir; zamaninda, yerinde dogru olursa… Ciddi bir müessesedir. Gerektigi zaman kullanmaktan çekinmeyiz. Ancak bizim gelecekle ilgili planlarimiz var, arti gelecekle ilgili ben buradayim” seklinde yanit verdi.
Konusmasina Isviçre’de yasanan olaylar hakkinda bilgiler vererek baslayan Terim, kendilerine sorular soruldugunu kaydederek, “Bizim bilgimize basvuruldu. Biz de bildigimiz herseyi anlattik. Iki günlük güzel bir seyahat oldu. Isviçre’de bulundugumuz süre içinde bize oldukça iyi davrandilar. Tüm içtenligimizle sorulan sorulari cevaplandirdi. Zaman zaman sorular dediler, söylediler seklinde gibiydi. Bazi görüntülerin ya da fotograflarin altini doldurarak haberler yapildigi için bu konularla ilgili sorulara maruz kaldik. Isviçre antrenörü Kubi Kuhn ile orada yarim saatlik bir görüsmem oldu. Ancak Isviçre basini yanli tutumunu hala sürdürüyor” dedi.
Türk Medyasi’na da elestirilerde bulunan Terim, “Ben maç bitiminde arkadaslar yetisin tünelde birsey olmasin seklinde isaret yapiyorum ama bizim medyamiz bunu “Ilk hedefiniz Akdeniz’dir ileri” tarzinda yaziyor. Yine maçta 6 dakika kaldi basin diyorum ama yazilan 6 numarali oyuncuya tekme vurun anlaminda yaziliyor. 100 metre ilerden çekilen fotograflarin altina doldurma haberler yazliyor. Ben bir oyuncuya vurun desem yanima çagirir onu futbolcuma söylerim” diyerek tepkisini dile getirdi.
Kendisinin ayri bir basin toplantisi yapmayi düsündügünü, ancak dün gece Baskan Levent Biçakci’nin birlikte yapalim önerisiyle bu toplantiya katildigini belirten Terim, “Maç öncesi, maç ani ve hemen sonrasi hersey farkli iken simdi durum tek kale maça döndü. Bu milli takim 5 tane çok gergin maç oynadi. En ufak bir sarsintida düsmek, 2006 Dünya Kupasi Finalleri’ne gidememek gibi bir tehlike altinda maçlar oynandi. Bern’de oynadigimiz ilk maç sonunda bizi elestirdiniz, biz 3-4 gün daha sabredin elestirecek zamaniniz olacak. Önemli bir maç öncesinde biraz sabirli olun dedik.
Görüntü ve resimlerin altindi dolduruldu, yorumlar ve haberler yapildi. Zürih’teki toplantida da bunlar bize soruldu. Biz birseyi tirmandirmadik. Eger öyle olmus olsaydi, seyirci tepkisini koyardi. Statta tahrik de olmasina ragmen böyle bir olay yasanmadi. Ilk maçi 2 – 0 kaybetmissin, daha 27. saniyede skor 3 – 0 oluyor, senin 4 gol atman lazim. Bunun altindan kalkip 4’ü bulmak zor; ama bunu basarmisiz. Fakat yemememiz gereken golü yemisiz. Bu stres altinda oynanan maçta bana göre hiç bir olay olmadi.
Ben elimle ayagimla isaret etmisim, basin demisim. 6 numaraya bas demisim. Benim öyle bir niyetim olsa bunu isaretle yapmama ne gerek var. Çagiririm bir oyuncumu ona söylerim. Yapilan haberler kendi evladini vurmak oluyor. Hakeme davranisimiz yargilaniyor. Dünyanin her yerinde her maçta teknik adam – hakem diyaloglari nasilsa biz de öyle yaptik. Bir çirkinligimiz olsa hakem rapor eder, öyle bir sey olmadigina göre rapor da edilmedi” dedi.
– ISTIKLAL MARSINI SÖYLEYISIMIZ BILE PROBLEM OLDU –
Türk basininin olaylari farkli boyutlara tasidigini da belirten Terim, 100 metreden çekilen resmin altini istedikleri gibi doldurduklarini ve ‘ilk hedefiniz Akdeniz’ diye yazildigini belirterek, bu hakki onlara kim veriyor diye sordu.
FIFA Disiplin Komisyonu’na da ayni seyleri söyledigini belirten Terim, “36 yildir futbolun içindeyim. Türkiye-Isviçre maçindan sonra yasananlari eger önleyebilirmiydim diye düsündüm. 15 metrelik bir alan ve 15 saniyelik bir olay. Körükte degil körügün agzinda yasananlari engelyemedik, buna çok üzülüyorum.
Istiklal Marsimizi söyleyisimiz bile elestiri konusu oldu. Sessiz kalsan, kisik sesle söyleyen, Istiklal Marsi’ni bile uyusuk uyusuk söylüyor deniyor. Coskulu söylüyorsun o da problem oluyor. Biz aslanlar gibi oynadik, 4 gol biz 4 gol onlar atti. Bir gol atsak ya da bir gol yemesek biz gidiyoruz. Bu fedakarligin görülmesini isterdim.
Maç bitimende Mehmet hoca ile görüstük. Maçtan sonraki günlerde yapilan toplantilarda Mehmet hocanin istifasi ile ilgili bilgim yoktu ve bir kurban vermeyecegimizi söyledim. Ancak toplanti sonrasinda görüstügümüzde istifa edecegini söyledi. Ben kendim gidebilirim dedigim için rahattim Mehmet hoca israr edince karari kendine biraktim” dedi.
Terim, sekreterine verilen 35 bin YTL’lik prim konusuyla ilgili olarak ise, sert açiklamalar yapti. Terim, “Grupta oynanan 9 maç sonrasinda ben göreve geldim. Prim sistemini zaten federasyon daha önce belirlemisti. Ben 1 kisinin yaptigi isi yüzde 50 daha ucuza 3 kisi ile yapiyorum. Daha önce her maç öncesinde prim konusu gündeme gelirdi, benim dönemimde bu olmadi. Ben oyuncularima çok tesekkür ediyorum, bunu gündeme bile getirmediler. Benim göreve getirdigim konusunun uzmani 3 arkadas da daha önce o isi yapan bir arkadasin aldigi paranin yarisina çalisiyor. Bu bilgiler baska gazetecilere de gitti; ama onlar arastirdi ve öyle olmadigin anlayip habere deger vermediler.
Istifa kurumu iyi bir müessesedir. Zamani gelince de kullanilmali; ama biz 2008 – 2010 için göreve geldik. 2006 zaten bizim isimiz degildi. Gidilseydi iyi olacakti; ama olmadi. Bazen herseyi yaparsin ama yine de olmaz bu da öyle oldu. Önce arkadaslar basladi, biz bitirdik. Grup liderligi mümkün degildi, en iyi ikinci olmamiz mümkün degildi. Ikinci olduk ve baraj maçi oynadik. Bu maçlar da hiç rahat maçlar degildi.
Emek vererek bir yere gelenler ile emek vermeden bir yere gelenlerin emek verenleri anlamis mümkün degil. Bunu da anliyorum. Istifa etmem sözkonusu degil. Beni göreve getiren yönetim kurulu, karari verecek olanlar da onlar.
Hakemler konusunda çok elestirildim. Ben hakemlerin iki maçta da vermedikleri 2 penaltiya dikkat çektim. Onun disinda hakemlerle ilgili birsey söylemedim, basarisizlik aninda da hakemlerin arkasina siginmadim, siginmam da. Ben ve ekibim onursuz bir is yapmadik. Federasyon da, yönetim de oyuncularim da bu ülkeyi küçük düsürecek onur kiracak bir is yapmadilar.
Daha önce de söyledim. Durum tek kale maça döndü. Sanki birileri biryerden dügmeye basti gibi. Olayi kisisellestirmek istemiyorum. Sadece kaybedilen maçlarda ortaya çikanlar var. Basarili oldugumuz zamanlar da bunlar nedense ortada yoklar. Ben kalkan oldu, birileri bunu iyi bilir, gerekirse yine de olurum. Ancak gerektigi zaman gürz olmasini ve gürzü ele almasini da bilirim” diyerek sözlerini tamamladi.