11 Eylül 2001 terör saldırılarından sonra Almanya’da 1 Eylül 2002 tarihinde yürürlüğe giren Terörle Mücadele Yasası, Alman vatandaşlığına aday veya bu ülkede oturumunu uzattıran yabancıların, “Alman Federal Cumhuriyetinin güvenliğini tehdit edip” etmediklerini veya “uluslararası terör örgütlerine” üye olup olmadıklarını öğrenmek amacı ile yabancılar dairelerinin özel araştırmalar yapmasına müsaade veriyor. Kanunu kendince yorumlayan Bavyera’da, vatandaşlığa veya oturuma başvuran veya oturumunu uzattıran yabancıların vicdanını yoklayan bir soru listesi uygulandığı öğrenildi. Bavyera İçişleri Bakanlığı, söz konusu soru katalogunun varlığını teyit ederken, soruların mahiyetiyle ilgili bilgi vermeyi reddetti.
Devlete bağlı çalışan Bavyera Bilgileri Koruma Sorumlusu Anton Stammel, yabancılara “terörizme meyledip meyletmediklerini ölçen belli sorular” sorulduğunu doğruladı. Soru listesini kamuoyuna açıklayamayacağını belirten Anton Stammel, “Eğer bu listeyi yayınlarsak, yabancıların kendilerini bu sorulara hazırlama olasılığı yüksek olur. Halbuki cevaplar doğaçlama olmalı.” dedi. Soruların Alman Anayasasına aykırı olmadığını vurgulayan Stammel, “Yaptığımız kontroller esnasında Bavyera’daki yabancılar dairelerinin keyfi sorular sormadıklarını, memurların tek bir soru listesine göre hareket ettiklerini tespit ettik.” dedi.
Soruların bütün yabancılara sorulmadığını sözlerine ekleyen Stammel, “Bir riskli ülkeler listesi var. Sadece o ülkelerden gelen vatandaşlara sorular sorulur.” dedi. Stammel, riskli ülkeler listesinin Alman Federal İçişleri ile Dışişleri Bakanlıkları tarafından çıkarıldığını belirtirken federal İçişleri ve Dışişleri yetkilileri böyle bir listeye imza attıklarını ne doğruladı ne de yalanladılar.
Konu ile ilgili CİHAN’a konuşan Münih’li avukat Hans-Peter Meier, Bavyera’nın başkenti Münih’te oturumunu uzatmaya çalışırken “kabul edilemez bir vicdan testine” tabi tutulan iki Türk ve bir İran vatandaşının davasını üstlendiği belirtti. Sorguların üç kişilik bir heyet tarafından yapıldığını ve yazılı protokol tutulduğunu ifade eden Meier, “Müvekkilimlerin bana aktardıkları sorular akıl dışı. Yabancılar dairesinden resmi tutanakları almaya çalışıyorum. Eğer bu sorular gerçekten sorulduysa, bir sakandalla karşı karşıyayız.” dedi. Müvekkillerinin hala oturum izni beklediklerini, dolayısıyla isimlerini gazetede görmek istemediklerini belirten avukat Meier, Bavyera’nın Oberbayern Bölge Hükümeti binasında yabancılara sorulduğu iddia edilen soruların bazılarını CİHAN ile paylaştı:
“Erdoğan’ı mı tercih edersiniz yoksa Erbakan’ı mı? Kuran okuyor musunuz, çocuklarınızın Kuran okumasını ister misiniz? Hanımınız başını örttüğünden dolayı 100 euro cezaya çarptırılırsa cezayı öder misiniz? Kuran, kadınların dövülmesine müsaade etmektedir. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? Türkiye’nin Başbakanı Recep T. Erdoğan’ın eşi başını kapatır. Bu konuda ne düşünüyorsunuz. Irak’ta ölen askerler hakkında ne düşünüyorsunuz? Bazı Arap ülkelerinde çok evliliğe müsaade ediliyor. Sizce bu doğru mu?”
Oberbayern Hükümeti sözcüsü Dr. Thomas Huber, çalıştığı binanın içinde yabancılara yukarıdaki soruların sorulup sorulmadığını belirtmezken, resmi kayıtlata bakmak için soru sorulan kişilerin isimlerini istedi.
Bu arada Alman İçişleri Bakanı Wolfgang Schäuble, üyesi olduğu Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) Partisinin Badem-Württemberg eyalet kurultayında, bu eyalette uygulanan Vicdan Testi’ni “doğru ve makul” bulduğunu açıkladı. Badem-Württemberg Eyalet İçişleri Bakanı Heribert Rech’in inisiyatifi destekleyen Schäuble, “Bu test, entegrasyonu ve iç güvenliğimizi güçlendiriyor. Bizim kurallarımızı tanımayanların, Almanya’ya gelmemesi lazım.” dedi.
Hür Demokrat Parti (FDP) Genel Sekreteri Dirk Niebel ise bütün yabancılar için Almanya genelinde tek bir soru listesi uygulanması gerektiğini savundu. “Neticede Bavyera, Badem-Württemberg veya Berlin vatandaşlığı değil Alman vatandaşlığı söz konusu” diyen Niebel, Badem-Württemberg’de uygulanan Vicdan Testini ise ağır dille eleştirdi: “Bu tür uygulamanın belli dineri hedef alması ve memurların, insanların cinsel tercihleri gibi devleti hiç ilgilendiremeyen şeyleri sorması asla kabul edilemez.” dedi. Yeşiller Partisinin içişleri uzmanı Volcker Beck ise FDP’nin önerisini “saf ve aciz” olarak değerlendirdi. Beck’e göre Almanya çapında uygulanacak “kalıp bir vicdan testi kalıp cevaplara vesile olacak ve hiç yararlı olmayacaktır.”
