Her film gibi onun da en etkileyici kısmı, final sahnesidir. Türkan Şoray, gözü yolda, köyün çıkışında eşini beklemektedir. Ancak nafile; Kadir İnanırın yani İbrahimin kullandığı araba, köyün girişinde uçuruma yuvarlanır. Yıllardır eşini bekleyen Şorayın (Gülcan) dünya başına yıkılır. Fonda hüzünlü ve etkileyici bir ses belirir: Hasretinle Yandı Gönlüm … Başka bir filmden, başka bir görüntü: Atıf Yılmazın 1970 yılında çektiği Kara Gözlüm… Başrolde yine Türkan Şoray ve Kadir İnanır var. Şoray, âsi balıkçı kızı Azizeyi canlandırıyor. İnanır ise Şopen namıyla maruf fakir, ama gururlu genç Kenanı… Azize, Kenanın da desteğiyle hızla şöhret basamaklarını tırmanır, assolist olur. Dönemin birçok ünlü şarkı ve türküsünü söyler. Bu şarkıların içinde en etkileyicisi Sevemedim Kara Gözlümdür. Bu filmden sonra şarkı dillere düşer.
Aslında Türkan Şoray, her iki filmde de bu şarkıları söylemez; söyler gibi yapar. Hasretinle Yandı Gönlümün yorumcusu, halk müziğinin bugünlerde pek hatırlanmayan, hatırlı sesi Seha Okuştur. Bugün pek çok insanın dilinde olan Sevemedim Kara Gözlümü ise Belkıs Özener yorumlar. 1960lı ve 70li yıllarda Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit, Filiz Akın, Fatma Girik, Leyla Sayar, Belgin Doruk, Müjde Ar ve Perihan Savaşın çevirdiği filmlerde söylediği, daha doğrusu onların söylediğini sandığımız şarkıları, aslında Belkıs Özenerin sesinden dinledik. Bütün bu sanatçılara ses veren Özener, bir nevi Yeşilçamın sesiydi. Bu şarkıları, gerçek sesinden dinlemek için müzikseverler uzun zamandır bekliyordu. Seha Okuşun albümü iki yıl önce çıkmıştı. Belkıs Özenerin şarkılarını da bir albümde görmenin zamanı gelip geçmişti bile. Bu uzun bekleyiş, geçtiğimiz hafta son buldu. Özenerin Yeşilçam filmlerinde seslendirdiği şarkılar, Belkıs Özener / Sahibinin Sesinden adıyla yayınlandı. Bu albümle Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit, Filiz Akın, Fatma Girik ve Gülşen Bubikoğlunun söylediği şarkılara sesini veren Özener, niyahet unutulmuşluktan, şarkılar da sahipsizlikten kurtuldu. Müzikseverler, artık sevdiği o unutulmaz şarkıları sahibinin sesinden dinleyebilecek.
İsimsiz bir yıldız olarak yaşadı
1955 yılında İstanbulda yapılan bir ses yarışmasında birinci olan Özenere o dönemde geleceğin büyük yıldızı gözüyle bakılır. Gerçi Özener iyi bir ses olur, ancak gölgede kalmaktan bir türlü kurtulamaz. Ablası Gönül Yazar gibi şansı yaver gitmez. Müzik piyasasında değil de Yeşilçamda şöhret olur; ancak bu şöhretinden Türkiyenin pek haberi olmaz. Müzik eleştirmeni Naim Dilmenerin belirttiği gibi Türkiye sinemasının bu sessiz ve isimsiz kahramanı; yaptıklarının, katkılarının çok az karşılığını gördü her zaman. Şaşaadan uzak kalmak, sanatçının kendi seçimiydi. Zeki Duygulu, Radife Erten ve Alaaddin Yavaşçadan Türk sanat müziği dersleri alan Özener, pek çok filmde, 300e yakın şarkı seslendirdi. Bir gün, bir filmde söylediği şarkı, onu hem sinemadan hem de müzikten uzaklaştırdı. Bu olayı şöyle anlatıyor Özener: Bir filmde Mine Mutluyu seslendirmiştim. Fakat bunun bir seks filmi olduğunu bilmiyordum. Ve o günden sonra bir daha sesimi kimseye vermedim. Çünkü, seks filmlerinde şarkı söylemek yaşamıma, inancıma ters bir şey.
Belkıs Özener, bu olaydan sonra yaklaşık 40 yıl susmuş. Bir anlamda, sanat dünyasına küsmüş. Ne o kimseyi aramış, ne de bir zamanlar sesini verdiği Yeşilçam yıldızları onu… Yaşamını sürdürebilmek için çok az ücret karşılığında verdiği sesinin kıymetini bilmeyenlere hâlâ kırgın. Fakat bir yandan da geç kalmış bir şöhretin mutluluğunu yaşıyor: İki gün önce İstiklal Caddesine çıktım, bir baktım, benim şarkılarım her yerde çalınıyor. Bir anda mutlu oldum, dünyalar benim oldu. Demek ki ben bu şarkıları bugün için okumuşum dedim. Beni unutunlara nispet yaparcasına basın tekrar ilk kez benden bahsediyor. 66 yaşımda şöhret olacağım galiba diye düşündüm. Hayat ne tuhaf!
Albümdeki şarkılar
Sevemedim Kara Gözlüm, Adını Anmayacağım, Gözüm Sende, Hayat Sevince Güzel, Nasıl Geçti Habersiz, Gümüş Gerdanlık, Boş Çerçeve, Damarımda Kanımsın, Aşkım Bahardı, Yağmur, Çile, Dudaklarında Arzu, Asmam Çardaktan, İçin İçin Yanıyor, Sevil Neşelen, Senin Yüzünden, Karakolda Ayna Var, Oy Oy Bir Tanem (Azize), Nisan Yağmuru, Fıstık Gibi, Buğulu Gözler, Sen (Ömrüm Benim), Tamba Tumba, Oyun Bitti.
Belkıs Özener: 66 yaşında şöhret oldum, itibarım iade edildi
Bu albümü iade-i itibar olarak kabul ediyorum. Hele bunu bugün daha iyi anladım. Çünkü her yerde benim şarkılarım çalınıyor. Bugüne kadar bu şarkıları birçok kimse okudu, zülfü yâre dokunmasın diye bunların adlarını vermeyeceğim; ancak kimse benim kadar içten ve duygulu okuyamamış ki, şimdi 40 yıl önce seslendirdiğim şarkılar dinleniyor. Türkan Şoraya 100den fazla şarkı okudum, sesim onun sesi oldu; benden çok ona yakıştı. Ama beni hiç aramadı. Belki arar diye hâlâ bekliyorum. 18 yaşında Belgin Doruka sesimi verdim. Mozart bile okudum, İspanyolca, Arapça şarkılar seslendirdim. Az kaldı sesimi kaybediyordum o dönemde. Bu şarkılar benim değil, Türk insanının aslında.