ÖZEL BİR AİLE DRAMI

Selçuk Tengioğlu, korku dolu bir hikayenin merkezi. İlk kabusunu ailesine yaşatmış olan bu kişi evlat katilidir. Ağabeyi, onu tanımlarken “evinize gelir yer içer bir anda bıçağını çıkarıp sizi öldürebilir” demekte. Tengioğlu, öldürdüğü iki çocuğa ek olarak, üç çocuğa daha sahiptir. Babalarının korkusuyla iki çocuk yurt dışına kaçmayı tercih etmiş. Çocuklarından birisi, iki kardeşinin öldürüldüğü gün pencereden atlayarak kurtulmuş ve şu an Türkiye’de adresini gizleyerek yaşıyor. Olay günü 16 yaşındaki genç kadın şimdi evli ve çocuklu.

GİZLİ YAŞAM VE KORKU

Genç kadın, gazeteci İsmail Saymaz ile yaptığı görüşmede, “Özgür Bey’e saldırı yapan kişinin kızıyım. 2004 yılında saldırıya uğradığı için balkondan atlayan kızı benim. Babam olan o şahıstan dolayı can güvenliğim yok. Yerimizi gizli tutuyorduk. Çok üzgünüm. Diyecek bir şey bulamıyorum. Küçük bir şehirde yaşıyorum ve çok korkuyorum.” demekte. Tengioğlu’ndan korktukları için kendisinin ve kız kardeşinin yıllardır adreslerini gizlediklerini, sosyal medya kullanmadıklarını açıkladı. “Şu an biz de korku içerisindeyiz. Bundan sonraki hayatımız yine bir kaçış içerisinde olacak” diye ekledi.

NEFRET DOLU DUYGULAR

Genç kadın, Selçuk Tengioğlu isminin kendisinde yarattığı duygu sorulduğunda “Nefret! Bu ismi duyduğumuz zaman ölmesi için dua ediyoruz. Bir caniye karşı insani bir duygumuz yok açıkçası” yanıtını veriyor. Kendi yaşadıkları yeri ve kimlik bilgilerini gizlediğini belirterek, “Can güvenliğimiz yok. Sosyal medya kullanmıyoruz. Kendisinin tarafıyla iletişim dahi kurmuyoruz.” diyerek korkularını dile getiriyor.

TEHLİKE HİSSİ VE YENİ BİR KAÇIŞ

Kendilerinin sosyalleşmeden uzak, gizli bir hayat yaşadıklarını söyleyen genç kadın, “Sadece cezaevinden çıktığından haberimiz vardı. 10 yıl önce bize telefonla ulaştı.” bilgisini paylaştı. Olayın gerçekleştiği dönemde ailesiyle dışarıda olduğunu ve gelişmeleri duyduklarında yaşadıkları korkuyu yeniden hissettiklerini aktardı. “Haberlerde ‘16 yıl yattı’ demişler. 16 yıl yatmadı. 12 yıl yattı” ifadesiyle medyadaki yanlış bilgiyi düzeltti. “Biz, eşim ve çocuklarım, çevremiz, bayağı etkilendik ve çok üzüldük. Hatta bundan sonra tehlike altında olduğumuzu anlıyoruz. Korku içindeyiz yine kaçacağız” diyerek gelecekteki belirsizlikten duyduğu kaygıyı paylaştı.