HİÇBİR ÜLKE BOYKOT DÜŞÜNCESİNDEN VAZGEÇMİYOR
İsrail’in katılımı nedeniyle birçok ülkenin boykot tehditlerinde bulunduğu 2025 Eurovision Şarkı Yarışması, iptal edilme riskiyle karşı karşıya. 160 milyondan fazla izleyiciye ulaşan 2025 Eurovision Şarkı Yarışması finali, Avusturya’nın zaferiyle sona ererken, İsrail’in yarışmaya katılımı büyük bir krizi tetikledi. Aralarında İspanya, Hollanda, İrlanda ve İzlanda’nın da bulunduğu birçok ülke, İsrail’in yarışmada yer alması durumunda çekileceklerini duyurdu. Tepkilerin temelinde, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü askeri harekâtın soykırım niteliğinde olduğu iddiaları yer alıyor. Avrupa Yayın Birliği (EBU), ülkelere katılımlarını bildirmeleri için aralık ortasına kadar süre tanıdı. Ancak uzlaşma sağlanamazsa, yarışmanın iptal edilme ihtimali gündeme gelebiliyor.
BÜYÜK BEŞLİ’NDEN İSPANYA KARARINI VERDİ
Yarışmanın en büyük mali destekçilerinden biri olan “büyük beşli” ülkelerden İspanya, boykot kararı aldığını açıkladı. İspanyol yayın kuruluşu RTVE’nin yönetim kurulu, İsrail men edilmediği takdirde yarışmayı boykot edeceğini belirtti. Hollanda, İrlanda, İzlanda ve Slovenya da benzer uyarılarda bulunurken, Belçika, İsveç ve Finlandiya’nın da çekilmeyi değerlendirdiği ifade ediliyor. İspanya Kültür Bakanı Ernest Urtasun, “İspanya, İsrail’in Eurovision’a katılmaması için elinden gelen her şeyi yapmalı. Avrupa buna karşılık veremezse, ülkemiz gerekeni yapmalıdır” dedi. İsrail Kültür ve Spor Bakanı Miki Zohar ise bu açıklamaları “utanç verici ve ikiyüzlü” olarak nitelendirerek Eurovision’un özünde “birlik ruhu” taşıdığını savundu. EBU, yayıncıların kaygılarını kayda geçirdiklerini ve İsrail’in katılımıyla ilgili tartışmalara açık olduklarını bildirdi. Ancak “büyük beşli” üyeleri Almanya ve İtalya’nın İsrail’in katılımını desteklemesi, durumu karmaşık hale getiriyor.
FİNANSAL MODELLERİ ETKİLEYEBİLİR
Eski EBU iletişim ekibi üyesi Paul Jordan, Sky News’e yaptığı açıklamada, “Böyle bir toplu boykot tehdidi daha önce hiç olmamıştı” dedi. Jordan, “Büyük beşliden bir ülkenin yarışmaya katılmaması, finansman modelinin çökmeye yüz tutmasına neden olabilir. Kamu yayıncılarının karşılaştığı ekonomik zorluklar ışığında, bu finansal modelin yeniden değerlendirilmesi gerekebilir” ifadelerini kullandı. 1956’da savaş sonrası Avrupa’yı bir araya getirmek amacıyla başlatılan yarışma, zamanla müzikal ve kültürel çeşitliliğin kutlandığı bir etkinlik haline geldi.
POLİTİK TARTIŞMALAR DEVAM EDİYOR
Son iki yıldır yarışmaya katılabilen İsrail kamu yayın kurumu KAN, siyaseten tarafsız kabul edildiği ve yarışma kurallarına uyduğu gerekçesiyle bu durumu sürdürebildi. Ancak EBU, 2022’de Ukrayna’yı işgal eden Rusya’yı, katılımının “yarışmanın itibarını zedeleyeceği” gerekçesiyle men etmişti. 2021’de ise Belarus, seçim sonrası yaşanan kriz ve siyasi içerikli şarkılar nedeniyle diskalifiye edilmişti.
PROTESTOLAR KONTROL ALTINA ALINDI
Bu yıl İsrail’i temsil eden Yuval Raphael’in yarışmaya katılması, 7 Ekim 2023’teki müzik festivalinde yaşanan saldırı sonrası politik bir hamle olarak yorumlandı. Yeni Day Will Rise adlı şarkısıyla halk oylamasında birinci olan Raphael, sahneye çıktığında yuhalanmış ve üzeri kırmızı boya ile hedef alınmaya çalışılmıştı. Yarışma öncesi binlerce Filistin taraftarı Basel sokaklarında protestolar düzenledi. 2024’te de İsrail adına yarışan Eden Golan’ın katılımı nedeniyle Malmö’de protestolar yaşanmış ve kentte güvenlik tedbirleri en üst seviyeye çıkarılmıştı. Eurovision tarihçisi Dean Vuletic, “Politika her zaman vardı. Ülkeler, yarışmayı siyasi mesaj iletmek için kullandı. Ancak son yıllarda, EBU’nun siyasi kararlar almak zorunda kaldığı bir döneme girdiğimizi düşünüyorum” değerlendirmesini yaptı.
then "Add to Home Screen"