ABD merkezli basın kuruluşu, Ekim 2023’ten bu yana Gazze’ye yönelik saldırıları nedeniyle ABD kamuoyunda desteğini kaybeden İsrail’in, ateşkes sonrasında zarar gören imajını onarmak için adımlar atma gerekliliği üzerine cümleler kuruyor. “İsrail İçin Bir Test: Amerikanlarla Bağını Düzeltebilir mi?” başlıklı yazıda, İsrail’in saldırıları sonucu, ABD vatandaşları ile ilişkilerinin “yıkıcı etkiye” maruz kaldığı vurgulanıyor.
İSRAİL’İN SAVAŞ SUÇU İŞLEDİĞİ GÖRÜŞÜ AĞIRLIK KAZANIYOR
İsrail’in ABD’deki itibarı, 2024 yılında özellikle Filistin’e destek gösterilerinin yoğunlaştığı kampüslerde ve “yenilikçi” ABD’liler arasında ciddi bir şekilde sarsıldı. Son dönemlerde yapılan anket sonuçlarına göre, ABD’li Yahudiler, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve aşırı sağcı hükümetini, Gazze’ye yönelik saldırıları nedeniyle ağır bir şekilde eleştiriyor. Katılımcıların büyük bir kısmı, İsrail’in gerçekleştirdiği saldırılar sebebiyle on binlerce sivilin hayatını kaybetmesi ve insani yardımların kısıtlanması gibi nedenlerle, Tel Aviv yönetiminin savaş suçlarına karıştığı düşüncesini benimsiyor.
İSRAİL’İ “KURBAN DEĞİL ZALİM” OLARAK GÖRÜYORLAR
Bir diğer dikkat çeken bulgu, ABD’li her 10 katılımcıdan 4’ünün İsrail’in soykırım suçu işlediğine inanması. Bu durum, Kongre’de “ılımlı” görüşlere sahip Demokrat Partililerin bile ülkenin İsrail’e askeri yardımını kısıtlama yönünde sert adımlar atmasına neden oluyor. İsrail’e destek veren Cumhuriyetçi Partililer ise, Demokratları “düşmanlarına yardım sağlamakla” eleştiriyor. Ancak genç Evanjelik Hristiyanların, İsrail hakkında büyükleriyle fikir ayrılıklar yaşadığı gözlemleniyor ve genç nesil, İsrail’i “kurban” değil “zalim” olarak tanımlıyor.
30 YAŞ ALTINDAKİ HERKES İSRAİL’E KARŞI
Bu bağlamda, Amerikalı “muhafazakar sunucu” Megyn Kelly’nin, gazeteci Tucker Carlson’ın programında “30 yaşın altındaki herkes İsrail’e karşı” ifadesi dikkat çekiyor. Merak edilen konular arasında, genç Amerikalıların uzun vadede İsrail’in kaybı ile sonuçlanıp sonuçlanmayacağı ve İsrail destekçilerinin bu durumu tersine çevirmek için neler yapacağı bulunuyor.
GENÇLER ARASINDA İSRAİL’E KARŞI GÖRÜŞ FARKLILIĞI
Maryland Üniversitesi’nde İsrail-Filistin meselesi üzerine çalışmalar yapan Shibley Telhami, bu durumun telafisi için “artık çok geç” olduğunu belirtiyor. Telhami, “Pearl Harbor nesli ve Vietnam nesli gibi emsal bir Gazze neslimiz var. Vietnam Savaşı’ndan farklı olarak, insanların medyanın etkisiyle eş zamanlı soykırıma tanıklık ettikleri algısı gerçekleşiyor. Bu yeni nesil, İsrail’i ‘kötü adam’ olarak görmekte. Bu düşüncenin ortadan kalkmasını beklemiyorum” diyor. Ekim 2023 itibarıyla İsrail’in ABD desteklerine bağımlılığının siyasi, askeri ve ekonomik düzeyde belirgin hale geldiğine dikkat çeken Telhami, Tel Aviv yönetiminin, ABD kamuoyundaki olası bir hezimeti “varoluşsal bir tehdit” olarak görme ihtimalinin yüksek olduğunu ifade ediyor.
İSRAİL’İN ABD İLE İLİŞKİLERİNDEKİ “SAĞLAMLIK” ALGISI DEĞİŞEBİLİR
ABD’de doğmuş İsrailli yazar Yossi Klein Halevi, üniversite kampüslerinde İsrail karşıtı aktivistlerin söylemlerinin apolitik akranları üzerinde yarattığı etki düzeyine şaşırdığını belirtiyor. Bazı gözlemciler, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ve yıkıcı görüntülerin sosyal medya üzerindeki paylaşımının sona ermesiyle, ABD’lilerin desteklerinin yeniden artabileceğini öngörüyor. Amerika Yahudi Demokratik Konseyi İcra Kurulu Başkanı Halie Soifer, İsrail’e dair görüşlerin “biraz sıfırlanabileceğini” ifade ediyor. ABD’de doğmuş İsrailli anketçi Dahlia Scheindlin ise, “geri dönüşün mümkün olduğunu” ve “İnsanlar genelde verilen zararı olduğundan fazla tahmin ediyor” söylemlerinde bulunuyor.
SİYASİ AŞIRICILIK REDDEDİLDİ
İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi’nin eski çalışanı ve MIND Israel isimli kuruluşta Washington-Tel Aviv ilişkilerini inceleyen yetkili Avner Golov, “Çin’e karşı büyük güç yarışında kıymetliyiz. ABD’nin Orta Doğu çıkarlarının merkezindeyiz” ifadelerini kullanıyor. Golov, mevcut anketlerin siyasi aşırıcılığın reddedildiğini gösterdiğini belirterek, İsrail’deki halk protestolarının Netanyahu’yu baskı altına alarak saldırıların sona ermesine yönelik teşvik ettiğini, bu yüzden de İsrail’in demokrasisinin birçok yönden övgüye değer olduğunu savunuyor. Uzmanlar, Tel Aviv’in ABD’lilerle ilişkilerini düzeltme konusunda elinde çok az seçenek bulunduğunu ifade ederken, Middlebury College’dan Profesör Ted Sasson, “İsrail’in ABD’ye ihtiyacı var ve gidecek başka yeri yok” diyerek, gelecekteki ABD Başkanı’nı destek vermeye ikna etme gerekliliğini vurguluyor. Amerikan Yahudi Komitesi Yönetim Kurulu Üyesi Ted Deutch ise ateşkesin ardından, dünyanın odağının, İsrail’in Gazze’ye yönelik faaliyetlerinden başka yöne kayabileceğini savunuyor.
then "Add to Home Screen"