Bundan 8 yıl önce 31 Ocak günü İstanbul Davutpaşa'daki Emek İş Hanı'nda, yıllardır kaçak-ruhsatsız olarak faaliyet gösteren maytap atölyesinde bir patlama meydana geldi.

21 kişi hayatını kaybetti, 130 kişi ise yaralandı. Geriye onlarca yetim ve acılı eşler kaldı. Uzun uğraşlar sonucu dava açıldı. Geçen sürede küçük yaşlarda yetim kalan çocuklar büyüdü.

Temmuz 2014'te mahkemeden karar çıktı. Acı olayın mağdur ailelerine göre ise aynı mahkemeden adalet çıkmadı. Aileler ve gönüllü hukukçuları, Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararı temyiz ettiler. Yargıtay'ın kararı bekleniyor.

Patlamada eşi Kadir Cesur'u kaybeden Arzu Cesur sorumlulara az ceza verildiğine, hatta bazılarının sadece para cezasına çarptırıldığına dikkat çekiyor. Kaçak binanın denetiminden sorumlu Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürü Atakan Tanış'ın beraatlarına ise tepki gösteriyor. Aynı patlamada eşi Hüseyin Tayranoğlu'nu kaybeden Fadime Tayranoğlu ise “Suçlu olanlar sadece bina sahibi ve zabıtalar değil. Bu patlamanın nedeni bir ihmal zinciri. Yeterli denetim yapılmamış. Denetimden sorumlu olanın suçu yok mu?” diyor.

“ADALET BU KADAR ZOR ULAŞILAN BİR ŞEY OLMAMALI”

Davanın patlamadan ancak 2 yıl sonra açılmasını eleştiren Ayşe Cesur, eşinin ihmallerin kurbanı olduğunu söyledi. Cesur, “Ülkemizde bir şey var: Benim memurumu yargılayamazsın! Adalet bu kadar zor ulaşılan bir şey olmamalı. Madem biz de bu ülkede yaşıyorsak, suçlular cezalarını çekmeli.” dedi. Patlamadan sonra dava açılması için 2 yıl boyunca pazar günleri Taksim'de seslerini duyurmaya çalıştıklarını dile getiren Fadime Tayranoğlu, mahkeme kararının adil olmadığını söyledi. Davutpaşa patlamasından sonra Ankara OSTİM'deki patlamaları hatırlatan Tayranoğlu, “Bu kazalarda yüzlerce çocuk yetim kaldı. Bu yetimler ne olacak? Çocuklarım büyüdü. ‘Benim babam niye öldü?','Niye bu işyeri bu şekilde yapılmış?' diye soruyorlar. Nasıl cevap vereyim?” sözleriyle tepki gösterdi.