DEPREM SONRASI ARSA VE TARLA FİYATLARINDAKİ YÜKSELİŞ

23 Nisan’daki 6,2 büyüklüğündeki Marmara Depremi sonrasında Çatalca, Silivri, Arnavutköy, Tekirdağ, Çorlu ve Marmara Ereğlisi gibi bölgelerde arsa ve tarla fiyatları önemli oranda yükseldi. Ancak uzmanlar, imara kapalı olan arazilerin “imarlı” gibi satıldığına dair ciddi dolandırıcılık vakaları konusunda vatandaşları uyarıyor. Marmara Denizi’nde 23 Nisan 2025 tarihinde meydana gelen bu deprem, hem İstanbul hem de çevresinde sadece fiziksel sarsıntılara yol açmadı, aynı zamanda gayrimenkul piyasasında da büyük hareketliliğe neden oldu. Bu bölgelerde arsa ve tarla fiyatları adeta roket gibi yükseldi. Ancak böyle bir ilgi, dolandırıcılık faaliyetlerini de beraberinde getiriyor. Uzmanlar, imar vaadiyle haksız kazanç elde etmek isteyen fırsatçılara karşı dikkatli olunması gerektiğini belirtiyor.

FİYATLAR DEPREMLE YÜKSELDİ

Deprem öncesinde Silivri’de 450 metrekarelik imarlı bir arsanın ortalama satış fiyatı 2,5 milyon TL iken, deprem sonrası bu tutar 4 milyon TL’ye çıktı. Tekirdağ Çorlu’da ise 1.000 metrekarelik imarsız bir arazi, 1,5 milyon TL’den 2,5 milyon TL’ye yükseldi. Depremin etkilediği bölgeler, fiyat artışlarının merkezi haline geldi. Emlakçılar, müstakil ev ya da “tiny house” inşa etmek isteyenlerin yoğun talepleriyle karşılaşıyor. Ancak bu durum, piyasada kaygı yaratacak dolandırıcılıklara da zemin hazırlıyor.

DOLANDIRICILIK RİSKİ ARTIYOR

Depremin ardından yükselen arsa talebi, dolandırıcıların dikkatini çekti. Gayrimenkul hukukçusu Avukat Ebru Yılmaz, “İmara kapalı araziler, ‘imar var’ ya da ‘yakında imar gelecek’ diye satılıyor. Belediyeler resmi açıklama yapmadan bu tür vaatlere inanmak hayal kırıklığına yol açar. İmar planları uzun yıllar sürebilir” uyarısında bulunuyor. Tekirdağ’ın Çeşmeli gibi yerleşime kapalı yerlerde, “burası imara açıldı” şeklinde yapılan yüksek fiyatlı satışlarla ilgili şikayetlerin arttığı belirtiliyor. Gayrimenkul değerleme uzmanı Burak Taban da, geçmişte “imar gelecek” vaadiyle arazi satın alan bir kişi üzerinden “bu, insanların umutlarıyla oynamaktır” ifadeleriyle durumu ele alıyor.

TINY HOUSE MODASI VE YASAL ENGELLER

Son zamanlarda popüler hale gelen “tiny house” akımı, deprem sonrası arsa talebini artırdı. Ancak şehir planlamacıları, bu konuda büyük bir bilgi eksikliği bulunduğuna dikkat çekiyor. “Tiny house’un sabitlenmesi yasak, tekerlekli ve taşınabilir olmalı. Ayrıca altyapı hizmeti olmayan arazilere yerleştirilemez. Alıcılar bu detayları araştırmadan hareket etmemeli” uyarısı yapılıyor.

VATANDAŞLARIN DİKKAT ETMESİ GEREKEN NOKTALAR

Uzmanlar, arsa ve tarla alırken aşağıdaki unsurlara dikkat edilmesini öneriyor:

– **Tapu Kontrolü:** Tapunun niteliği (arsa, tarla, bağ vb.) ve hisseli olup olmadığı kontrol edilmeli.

– **İmar Sorgulaması:** Belediyeden resmi imar durum belgesi alınmalı.

– **Kadastro Bilgileri:** Parselin sınırları ve konumu, kadastro müdürlüğünden doğrulanmalı.

– **Altyapı Durumu:** Yol, elektrik, su ve kanalizasyon gibi altyapı hizmetleri araştırılmalı.

– **Doğal Afet Riski:** Deprem ve heyelan riski olan bölgelerde zemin etüdü yaptırılmalı.

– **Tarım Kanunu:** Tarla alımlarında bölünmezlik ve kullanım kısıtlamalarına dikkat edilmeli.

– **Resmi Sözleşme:** Noter onaylı sözleşme veya tapu devri yapılmalı, el yazısı senetlerden kaçınılmalı.

– **Vergi ve Haciz Durumu:** Arsanın vergi borcu veya haciz durumu, tapu müdürlüğünden kontrol edilmeli.

– **Bölgesel Gelişim:** Çevrede planlanan projeler ve altyapı yatırımları araştırılmalı.