TRUMP’IN HUSİLERLE ANLAŞMASI ÜZERİNE DEĞERLENDİRMELER

İsrail’de çıkan sağ eğilimli Epoch dergisi, emniyet kaynaklarına dayandırarak, ABD Başkanı Donald Trump’ın Husilerle varılan anlaşmanın, özellikle Ben Gurion Havalimanı’na düzenlenen saldırılardan sonra “kötü bir zamana denk geldiğini” belirtti. Dergi, “Trump’ın Husilere yönelik saldırıları durdurma kararı hem ABD’de hem de İsrail’de dehşetle karşılandı. Pek çoğu bu adımı, Trump’ın, İsrail’in güvenliği pahasına bile olsa Kızıldeniz’deki çatışmadan çıkma çabası olarak değerlendiriyor” ifadelerini kullandı. Ayrıca, Trump’ın Husilerin savaş durdurma istekliliğini gösterdiğini ileri sürdüğünü, ancak İsrail’deki siyasi kaynakların bunun, Trump’ın Körfez ülkelerine yapmayı planladığı ziyaretten önce Yemen’den stratejik bir çıkış olarak algıladığını aktardı. Bu durumun, ABD’nin müttefikleri olan İsrail’e zarar verebilecek bir etkide bile öncelikle kendi çıkarlarını düşündüğünü gösterdiğini vurguladı.

İSRAİL’İN STRATEJİK RİSKİ

Husilerin, yalnızca ABD gemilerine saldırmayacaklarını, Gazze’deki savaş sona erene kadar saldırılarına devam edeceklerini açıkladıkları belirtildi. İsrail’deki güvenlik kaynakları, bunun Trump’ın Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Katarlı liderlerle yapacağı görüşmelerden önce gerginliği azaltmak amacıyla attığı “geçici bir adım” olabileceğine dikkat çekti. Makalenin devamında, “Bu gelişme, İsrail için sert bir darbe olarak yorumlanıyor. Çünkü ülke, Yemen’de Husilerle baş başa kalabilir” denildi. Güvenlik kaynakları, Trump’ın bu kararı almasının sebeplerini, Yemen’e yönelik saldırıların sayısının artmasının yarattığı stratejik zorluklar olarak sıraladı.

ÜÇ ÖNEMLİ ENGEL

Makalede üç önemli engel üzerinde duruldu. İlk olarak, ABD’nin Sana’daki yönetimin siyasi iradesini kıramadığı ifade edildi. İkincisi, kara harekâtı için bir Arap koalisyonunun oluşturulamadığı belirtildi. Mısır, Suudi Arabistan ve BAE, ABD’nin öncelikle İsrail’in çıkarlarına hizmet eden adımlarını desteklemeyi reddetti. Üçüncüsü ise, Husilerin, Gazze’ye verdikleri destekle bölgedeki meşruiyetlerini artırdıkları ve İsrail ile Batı’nın karşısında sembol haline geldikleri kaydedildi.

ABD DONANMASININ ENDİŞELERİ

Dördüncü nokta, Husilerin, 22 adet MQ-9 insansız hava aracını düşürüp, üç uçağı hasarlandırmasını içeriyor. Bu durum, ABD’de bir uçak gemisinin doğrudan vurulma ihtimali üzerinde endişelere yol açırken, bu durum ABD donanması için “ebedi bir utanç” olarak görülüyor. Beşinci olarak, Yemen’de sivillerin hedef alınmasının Trump’ın siyasi muhalifleri tarafından bir koz olarak kullanıldığı hatırlatıldı. Trump’ın önünde gerilimi tırmandırma ya da faydasız hava saldırılarına devam etme seçenekleri olduğu belirtildi. Sonuç olarak, Trump Yemen bataklığına saplanma korkusuyla savaşı bitirmeden geri çekilmeyi tercih etti.

ATEŞKES ANLAŞMASI

Yemen’deki Husiler ile ABD arasında, Kızıldeniz ve Babu’l Mendeb Boğazı’ndaki saldırıların sonlandırılması için bir ateşkes anlaşması sağlandı. Husiler, ABD ile yapılan bu anlaşmayı Yemen’in zaferi olarak nitelendirdi.