İstanbul Altın Borsası’nın resmi rafineri olarak tanınan İstanbul Altın Rafinerisi AŞ ve ilişkili şirketlerden 23 yetkili hakkında “hileli yollarla devlet desteği alarak örgütlü bir şekilde kamu zararına yol açtığı” gerekçesiyle gözaltı kararı verildi. Bu kişilerden 21’i gözaltına alındı ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, operasyonun Münasebetiyle bir açıklama yaptı. Açıklamada, şüphelilerin, hileli yollarla devlet desteği alarak kamu zararına neden oldukları vurgulandı. Ayrıca, “1211 Sayılı Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Kanunu ve Bunun Tebliğlerine Muhalefet”, “4749 Sayılı Kamunun Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanuna Muhalefet” ve “1567 Sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanuna Muhalefet” suçlarıyla ilgili gözaltı kararı verildiği belirtildi.
İSTANBUL ALTIN RAFİNERİSİ HAKKINDA
1996 yılında kurulan İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. (İAR), Türkiye’nin önde gelen değerli maden işleme ve ticaret şirketlerinden biridir. 2007 yılında Dubai Altın Borsası’na üye olan İAR, 2011’de Londra Külçe Piyasaları Birliği’nin (LBMA) Good Delivery Listesi’ne girerek uluslararası rafineri standartlarını sağlamıştır. İSO’nun 2024 verilerine göre Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu listesinde 5. sırada bulunan şirketin yıllık net satışı 229,7 milyar TL düzeyindedir. Ancak altın sektörünün dinamikleri nedeniyle ciro yüksek olsa da kâr marjı düşük kalmakta; İAR’ın dönem kârı 77,8 milyon TL olarak rapor edilmiştir. Şirket, yaklaşık 244 çalışana sahiptir.
ŞİRKETİN KURUCUSU VE AİLE İÇİ MÜCADELER
İstanbul Altın Rafinerisi’nin temelleri 1990’ların ortasında Halaç ailesi tarafından atılmıştır. Ömer Halaç, Anadolu Üniversitesi Endüstri Mühendisliği mezunu olarak 1996 yılında Kapalıçarşı’da Halaç Kuyumculuk’u kurarak altın rafinasyonu işine girmiştir. 2002’de İstanbul Altın Rafinerisi’nin hisselerini alarak Türkiye’nin ilk resmi altın rafinerisini devreye sokmuştur. Halaç, Türkiye’de ilk defa 999,9 saflıktaki altın üretimi, değişik gramajlarda “Gramaltın” markalı külçelerin geliştirilmesi ve Türkak akreditasyonuna sahip bir laboratuvar kurulumu gibi yenilikleri hayata geçirmiştir. 2008 yılında geçirdiği bir sağlık sorunu sonrası vefat eden Halaç’ın ardından, kardeşi Özkan Halaç şirketteki pozisyonunu üstlenmiş, ancak o da 2014’te hayatını kaybetmiştir.
MİRAS MÜCADELELERİ VE YENİ YÖNETİM ANLAYIŞI
İstanbul Altın Rafinerisi’nin hikayesi sadece üretim kapasiteleriyle değil, aile içindeki davalarla da şekillenen karmaşık bir geçmişe sahiptir. Ömer Halaç’ın vefatından sonra, aile içinde uzun süre devam eden bir ortaklık ve miras mücadelesi başlamıştır. Özcan Halaç, 2008’deki sermaye artışı ile rafineride hakim hissedar olurken, bu durum İlknur Halaç ile sekiz yıl süren bir dava sürecini tetiklemiştir. 2022’deki mahkeme kararıyla İlknur Halaç ve çocukları şirketteki hisselerine karşılık yaklaşık 102 milyon lira tazminat kazanmış ve bu uzlaşmanın ardından Özcan Halaç, İAR’ın tek sahibi haline gelmiştir. Aile içindeki çekişmelerin ardından 2013’te profesyonel bir yöneticinin atanmasıyla tekrar yönetim yapılandırılmıştır. Ayşen Esen, genel koordinatör, ardından CEO ve sonrasında Yönetim Kurulu Başkanı olarak göreve gelmiştir. Esen’in liderliğinde şirketin kurumsallaşma süreci başlamış, finansal yapı güçlendirilmiş ve uluslararası pazarda büyüme hedefleri hız kazanmıştır. Günümüzde İAR, yılda 1.380 ton altın işlem kapasitesiyle dünyanın en büyük ikinci rafinerisi konumundadır.
then "Add to Home Screen"