Türkiye, 6 Temmuz 2025 sabahında Pençe-Kilit Harekat bölgesinden gelen üzücü bir haberle uyandı. Milli Savunma Bakanlığı’nın yaptığı açıklamada, Irak’ın kuzeyinde, 852 rakımlı tepedeki Hastane Mağarası’nda gerçekleştirilen arama-tarama faaliyetleri sırasında 19 askerin metan gazına maruz kaldığı ve 12 askerimizin şehit olduğu bildirildi. Bakanlık, 7 Temmuz 2025 tarihli açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “6 Temmuz 2025 tarihinde, Pençe-Kilit Harekâtı bölgesinde 852 Rakımlı Tepe’de bölücü terör örgütü mensupları tarafından kullanılan bir mağarada yapılan arama tarama faaliyetinde, metan gazından etkilenen dört kahraman silah arkadaşımız daha şehit olmuş, şehit olan personel sayısı on ikiye yükselmiştir. Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, TSK komuta kademesi ile bölgede inceleme yapılmak ve şehitlerimizin uğurlama törenlerine katılmak üzere bölgeye gitmiştir. Bu olay, bizleri derin bir acı ve üzüntü içinde bırakmıştır. Hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine, Türk Silahlı Kuvvetleri ile asil milletimize başsağlığı ve sabır, etkilenenlere de acil şifalar diliyoruz.”

ŞEHİT ÜSTEĞMEN’İN NAAŞI ARANIYORDU

Terör ve Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar, konuyla ilgili olarak X hesabından açıklamalar ve tahminlerde bulundu. Ağar, metan gazının oluşumunu ve olayın arka planını şu sözleriyle aktardı: Olay, 28 Mayıs 2022’de şehit olan Piyade Üsteğmen Nuri Melih Bozkurt’un naaşını bulmak amacıyla gerçekleştirilen özel bir operasyon sırasında meydana geldi. İstihbaratlar doğrultusunda, naaşın teröristler tarafından mühürlenmiş Hastane Mağarası’nda olabileceği değerlendirildi. Daha önce terör örgütü tarafından hastane olarak kullanılan bu mağara, içeriden ve dışarıdan yapılan patlatmalarla kapatılmıştı. İçeride uzun süre yetecek kadar gıda, su, yakıt, ilaç, silah ve mühimmat bulunduğu tespit edildi. Ağar, “Başımız sağ olsun. Zap doğusu Avaşin-852 rakımlı tepedeki Hastane Mağarası’nda şehitlerimizi nasıl verdik? Anladığım kadarıyla, şehit Üsteğmenimizin kayıp naaşı o mağarada aranıyordu” ifadelerini kullandı.

METAN GAZININ OLUŞUMU VE TEHLİKELERİ

Ağar, metan gazının oluşumu hakkında şu bilgileri verdi: “Oksijensiz ortamlarda, özellikle mühürlenmiş mağaralarda metanojenik bakteriler, organik maddeleri parçalayarak metan gazı üretiyor. Çürüyen bitki ve hayvan kalıntılarının bulunduğu nemli, havasız ortamlarda metan çıkışı gerçekleşiyor. Hastane Mağarası’nda biriken metanın hikayesi budur.” Ağar, şehit düşen istihbarat üsteğmenimizin başta bulunduğu görevli askerlerin mağarada çalışmaya başladığını belirtirken, metanın sinsi ve tehlikeli bir gaz olduğunu vurguladı: “Metan, havalandırmanın olmadığı kapalı alanlarda birikiyor. Oksijen azalması hipoksiye sebep olabiliyor ve bu da bilinç kaybı ve ölüme yol açabiliyor.”

Ağar ayrıca, olayın ciddiyetini vurguladı ve metan gazının doğrudan zehirleyici olmadığını, ancak yüksek konsantrasyonlarda oksijenin yerini alarak boğulmaya neden olduğunu ifade etti. Metanın patlama riskinin olduğunu ancak Hastane Mağarası’nda böyle bir durumun yaşanmadığını belirtti. Olayın seyrinin yaşanan bu trajedide belirleyici bir faktör olduğu düşünülüyor.

Ağar’ın sözleri, “Tekrar başımız sağ olsun, Mehmetçiklerimizin ruhları şad, mekanları cennet olsun.” ifadeleriyle sona erdi.