Mevduat Faizleri Rekor Seviyede Ulaştı!

MEVDUAT FAİZLERİNDE YÜKSELİŞ

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2 Mayıs haftasına ait finansal verileri yayınladı ve TL mevduat faizlerindeki ani artış gözler önüne serildi. 1-3 aylık ortalama bileşik TL mevduat faizi, yüzde 57.90’a ulaşarak son dört ayın en yüksek seviyesine tırmandı. Son 1.5 ayda yaşanan 8 puanlık artış, Merkez Bankası’nın piyasadaki dalgalanmayı azaltma adımlarının ve faiz artırımlarının bir yansıması olarak ortaya çıkıyor. Bu yükselişin arkasında yatan sebepler ve vatandaş için ne anlama geldiği merak ediliyor.

MEVDUAT FAİZLERİNDE REKOR ZAMANI

TCMB’nin verilerine göre, 7 Mart haftasında yüzde 51.45 olan 1-3 aylık bileşik TL mevduat faizi, 14 Mart’ta yüzde 49.91’e düşerek son bir yılın en alt seviyesine geriledi. Ancak bu düşüş uzun sürmedi. Hürriyet’in haberine göre, Merkez Bankası’nın TL’yi güçlendirmeye yönelik atılımları sonrasında bankalar arasında mevduat faizi rekabeti yeniden alevlendi. Bazı bankalar yeni müşterilere yüzde 52’ye varan faiz oranları sunarken, X platformunda paylaşılan bilgilerde bileşik getirilerin yüzde 60’ı aştığı görülüyor. 100.000 TL’lik 1 aylık vadeli mevduatta 3.700 TL’lik bir faiz kazancı elde edilebiliyor.

OLAĞANÜSTÜ PPK TOPLANTISI ve İNİSİYATİFLER

Mevduat faizlerindeki bu süratli artışın başında, TCMB’nin mart ve nisan aylarındaki hamleleri yer alıyor. 19 Mart’ta iç siyasetteki gelişmelerin piyasalarda yarattığı dalgalanma sonrası TCMB, 20 Mart’ta olağanüstü PPK toplantısı gerçekleştirdi. Bu toplantıda, gecelik borç verme faizi yüzde 44’ten yüzde 46’ya yükseltildi ve politika faizi yüzde 42.5’te sabit tutuldu. Ek olarak, piyasadaki hareketliliği azaltma amacıyla TL ve döviz likiditesine dair ek önlemler alındı, 1 hafta vadeli repo ihalelerine ara verilerek 91 güne kadar likidite senetleri ihraç edildi.

NİSAN’A GELİNCE FAİZLER HIZ KAZANDI

17 Nisan’daki PPK toplantısında TCMB, politika faizini 350 baz puan artırarak yüzde 46’ya çıkardı. Gecelik borç verme faizi yüzde 49’a, borçlanma faizi ise yüzde 44.5’e yükseldi. Bu karar, TL talebini arttırmayı ve döviz kurlarındaki dalgalanmayı frenlemeyi amaçlıyordu. Ekonomist Mahfi Eğilmez, X’teki paylaşımında, TCMB’nin bu adımını “doğru yönde bir hamle” olarak değerlendirirken, politika faizinin doğrudan artırılmasının itibar kaybını önleyeceğini belirtti. Bazı kullanıcılar, bu kararın beklenmedik olduğunu ve TL mevduatını daha cazip hale getirdiğini ifade etti.

BANKALARDA REKABET ve VATANDAŞA YANSIMASI

Merkez Bankası’nın faiz arttırımları, bankaların mevduat faizlerini yükseltmesine sebep oldu. Ancak, TCMB’nin ortalama faiz oranı yüzde 57.90 olmasına rağmen, bireysel yatırımcılar çoğunlukla daha düşük oranlarla karşı karşıya kalabiliyor. Yine de, bazı bankalar “hoş geldin faizi” kampanyaları ile yüzde 52’ye kadar oranlar sunduğu biliniyor. X’te paylaşılan bir örnekte, 1 milyon TL’lik 1 aylık vadeli mevduatta 37.000 TL’lik bir getiri elde edilebileceği kaydedildi. Bu durum, TL mevduatını tekrar cazip hale getirirken, vatandaşların tasarruflarını değerlendirmeye yönelmesini sağlıyor.

HAZİRAN TOPLANTISI KİLİT ROL ÜSTLENİYOR

TCMB’nin bir sonraki Para Politikası Kurulu toplantısı 19 Haziran 2025 tarihinde gerçekleşecek ve bu toplantı, faiz politikalarının geleceği açısından kritik bir rol oynayacak. Ekonomistler, enflasyon beklentilerinin ve küresel gelişmelerin TCMB’nin alacağı kararları etkileyeceğini tahmin ediyor. Reuters’ın anketine göre, 2025 yıl sonu politika faizi beklentisi yüzde 28.50 seviyesinde. Ancak, şubat ayındaki verilerde enflasyonun yüzde 39’a gerilemesi ve TCMB’nin yüzde 21’lik yıl sonu enflasyon hedefi, faiz indirimlerinin hızını sınırlayabiliyor. Ekonomist Hakan Kara, X’teki yorumunda, ocak ve şubat ayında enflasyonun yüzde 8’e yaklaşabileceğini, bu nedenle TCMB’nin temkinli davranacağını belirtiyor.

ENFLASYON VE TL TALEBİ DENGESİ

Merkez Bankası, sıkı para politikası ile enflasyonda kalıcı bir düşüş ve fiyat istikrarını sağlamayı hedefliyor. Şubat 2025’te yıllık enflasyonun yüzde 39’a gerilemesi, dezenflasyon sürecinin güçlendiğine işaret etse de, hizmet enflasyonundaki katılık ve fiyatlama davranışlarındaki riskler devam ediyor. TCMB, TL mevduatın toplam mevduat içindeki payını yüzde 58.6’ya yükseltirken, Kur Korumalı Mevduat’ın (KKM) payını ise yüzde 6.2’ye düşürdü.