Kadıköy’de Bıçaklama Davasında Karar Açıklandı

İstanbul’un Kadıköy ilçesinde 24 Ocak’ta kaykay malzemesi almak için gittiği pazar yerinde akranları tarafından bıçaklanarak yaşamını yitiren 14 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi’nin davasında altıncı duruşma sonucunda hüküm verilmişti. Mahkeme, sanıklara haksız tahrik indirimi uygulamayarak, en üst sınırdan 24 yıl hapis cezası belirlerken, diğer iki sanık hakkında ayrı ayrı beraat ve tahliye kararları alınmıştı.

GEREKÇELİ KARARDA ÖNE ÇIKAN UNSURLAR

Gerekçeli kararda, suça sürüklenen B.B. ve U.B’nin 15 yaşını doldurmuş olmalarına rağmen, suça yönelik bilinçlerinin gelişmiş olduğu vurgulandı. B.B’nin U.B’ye cezaevinden gönderdiği mektupta yer alan “Ama kimseye de kendini ezdirme, kimseyi de ezme. Düzenini kur baba orada. Benim burada düzenim var.” ifadeleri, sanıkların eylemden haberdar olduklarını göstermekte. Mahkeme, 24’er yıl hapis cezasının bu bağlamda verilmesine karar verdi. Eylem sonrası pişmanlık gösterdiğine dair bir tutum veya davranış sergileyen sanıkların olmaması, B.B’nin suç sonrası tutumu ve cezaevindeki mektubu göz önünde bulundurularak cezalarda herhangi bir indirim yapılmadığı dile getirildi.

BERAAT EDEN SANIKLAR HAKKINDAKİ İDDİALAR

Anadolu 2’inci Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nden yapılan açıklamada, iki sanığın beraatına yönelik yeterli delil bulunmadığı belirtilerek, beraat eden sanıkların cinayete iştirakte bulunduklarına dair somut bir tespit yapılamadığını ifade edildi. Mahkemeye göre, sanıkların mahkumiyetini gerektirecek yeterli kanıt yoktu.

AİLE İTİRAZDA BULUNDU

Mahkemenin verdiği beraat kararının ardından, Mattia Ahmet Minguzzi’nin ailesi ve avukatları bu karara tepki göstererek itirazda bulundu. Bununla birlikte, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı da iki sanık hakkındaki beraat kararına itiraz ederken, savcılık mütalaasına aykırı gelişmeler için kanun yollarına başvurulacağı bildirildi.

HAPİS CEZASI VE TAHMİNLER

Elde edilen bilgiler doğrultusunda, 24 yıl hapis cezasına çarptırılan sanıkların infaz süresi, infaz hakimliği tarafından yapılacak hesaplamalara bağlı olarak belirlenecek. Uzmanlara göre, bu sanıkların cezaevinde 15 yıl kaldıktan sonra denetimli serbestlikle tahliye olmaları ya da kalan süreyi açık cezaevinde geçirmeleri mümkün olabiliyor.