Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Irak Başbakanı Ibadi'nin açıklamalarına sert sözlerle yanıt verdi.
Irak ile yaşanan Başika krizi sonrası Ibadi'nin yaptığı açıklamalara Erdoğan'dan yanıt geldi. Erdoğan, Ibadi'ye 'Benim kalitemde değilsin' diye yanıt verdi.
Musul operasyonuyla ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Irak Başbakanı İbadi'ye sert sözlerle yüklendi. Erdoğan, "Musul'da yapılacak operasyonlara aynı anlayışla, nasıl Cerablus'ta katıldıysak, nasıl Rai'de katıldıysak, evet şimdi yine söylüyorum. Şahsıma hakaretler ediyor, sen benim zaten muhatabım değilsin, seviyemde değilsin, kıratımda değilsin, kalitemde değilsin, Irak'tan senin bağırman çağırman bizim için hiç de önemli değil, biz bildiğimizi okuyacağız, bunu böyle bilesin" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Darbecileri motive eden, yıllar boyunca kendilerini gizlemek için adeta çift kişilikli bir hayat sürmeye iten, sonuçta kendi milletine ve ülkesine silah doğrultacak, kan akıtacak şekilde gözlerini karartan sebepleri çok iyi tahlil etmeliyiz"dedi.
Avrasya coğrafyasında yerleşik Müslüman ülkelerin dini kurumları ve Müslüman toplulukların kuruluşları arasında din hizmetleri ve eğitimi alanlarında işbirliğini geliştirmek amacıyla oluşturulan ve Diyanet İşleri Başkanlığınca bu yıl 9'uncusu düzenlenen Avrasya İslam Şurası İstanbul'da başladı. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ile Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in ev sahipliğinde Dolmabahçe Sarayı'nda düzenlenen 33 ülkeden 120 temsilcinin katıldığı şurada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan konuştu.
Okunan ezan nedeniyle konuşmasına bir süre ara veren Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şöyle:
Bu toplantının asıl önemi Türkiye'de 15 Temmuz'da yaşanan darbe girişiminin ardından yapılıyor olmasıdır. Ülkemizdeki darbe klasik bir darbe girişimi olsaydı, bu şuranın gündeminde yer almazdı. 15 Temmuz'u farklı ve bu heyet açısından önemli kılan husus; darbe girişiminde bulunanların kendilerini dini bir cemaat, liderlerini de sözüm ona mehdi olarak görüyor olmalarıdır. Darbecileri motive eden, yıllar boyunca kendilerini gizlemek için adeta çift kişilikli bir hayat sürmeye iten, sonuçta kendi milletine ve ülkesine silah doğrultacak, kan akıtacak şekilde gözlerini karartan sebepleri çok iyi tahlil etmeliyiz.
SADECE BİZİM İÇİN TEHDİT DEĞİLDİR…
Bu tehdit (FETÖ) sadece Türkiye'ye mahsus bir tehdit değildir. İslam coğrafyasını kana ve ateşe bulayan El Kaide gibi DEAŞ gibi bu tür örgütlerin de kendilerince çok ulvi gayelere hizmet ettiğini düşünen kişilerden oluştuğunu unutmamalıyız. Fetullahçı Terör Örgütü, kısaca FETÖ olarak adlandırdığımız yapı, hem itikadi sapkınlığıyla hem de eğitim ve ticaret odaklı yöntemleriyle Müslümanlar ve tüm dünya için DEAŞ kadar önemli bir tehdittir.
MİLLİYET
then "Add to Home Screen"