ZORUNLU LİSE EĞİTİMİNE YENİ MODELLER GELEBİLİR
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, TRT Haber’e sunduğu görüşlerinde zorunlu lise eğitim süresinde değişiklik yapma olasılığının bulunduğunu duyurdu. Sanayi ve ticaret sektörlerinin “nitelikli iş gücü” beklentilerini karşılamak amacıyla önerilen düzenlemelerin, toplumsal uzlaşı sağlanması durumunda kabine tarafından ele alınabileceğini ifade etti.
ÜÇ FARKLI EĞİTİM MODELİ GÜNDEME GELDİ
TRT Haber ve Hürriyet’e yansıyan haberlere göre, lise eğitiminde üç farklı model üzerinde tartışmalar sürüyor: 3+1 Eğitim Modeli, 2+2 Eğitim Modeli ve Yaş Esaslı Model. Bu modeller, lise eğitim süresini kısaltarak gençlerin erken yaşta iş gücüne katılmasını veya üniversiteye hazırlığı isteğe bağlı hale getirmeyi hedefliyor.
3+1 EĞİTİM MODELİ: LİSE 3 YILA İNİYOR
3+1 Eğitim Modeli, zorunlu lise eğitimini 3 yılla sınırlandırıyor. Öğrenciler, 11. sınıfı tamamladıktan sonra lise diplomasını alabiliyor. 12. sınıf ise tamamen isteğe bağlı olmakla birlikte üniversite sınavına hazırlık amaçlı bir müfredat sunuyor. Bu model, iş gücüne erken katılımı sağlarken üniversiteye hazırlığı da esnek hale getiriyor. Hürriyet’e göre, bu model sanayi sektörünün taleplerine göre öne çıkıyor ve mevcut sistemle en uyumlu seçenek olarak değerlendiriliyor.
2+2 EĞİTİM MODELİ: ZORUNLU EĞİTİM 2 YIL
Radikal bir alternatif olan 2+2 Eğitim Modeli, zorunlu lise eğitimini 2 yıla indiriyor. 10. sınıfı tamamlayan öğrenciler, 16 yaşında lise diplomasını alabiliyor. İsteyen öğrenciler, ilave 2 yıl daha eğitim alarak üniversiteye geçiş yapabilir veya mesleki eğitim programlarına yönelme şansı bulabiliyor. Mesleki eğitimi ve erken iş gücüne katılımı teşvik etmeyi amaçlayan bu modelin, uzmanlar tarafından akademik yeterlilik açısından tartışmalı bulunabileceği bildirildi.
YAŞ ESASLI MODEL: 16 YAŞINDA DİPLOMA
Üçüncü seçenek, zorunlu eğitimi yaş kriterine dayandırıyor. Bu modele göre, 16 yaşına ulaşan öğrenciler, sınıf seviyesinden bağımsız olarak zorunlu eğitimlerini tamamlamış sayılacak ve lise diploması alacak. Bu model, öğrencilerin bireysel gelişim hızlarını dikkate almayı ve erken mezuniyet imkanı sunmayı amaçlıyor. Bununla birlikte, yaş esaslı sistemin eğitim kalitesine etkileri ve uygulama zorlukları sosyal medyada yoğun tartışmalara neden oldu.
BAKAN TEKİN’İN DEĞERLENDİRMELERİ
Bakan Tekin, önerilerin sanayi ve ticaret odalarından gelen “nitelikli iş gücü” talepleri doğrultusunda şekillendiğini dile getirdi. “Toplumsal uzlaşı sağlanabilecek düzenlemeler kabine tarafından değerlendirilecek” ifadesini kullanan Tekin, bu modellerin pilot uygulamalarla test edilebileceğini ima etti. Ayrıca, mevcut 12 yıllık zorunlu eğitim sisteminin (4+4+4) yapısında esneklik sağlamanın, hem öğrencilerin hem de iş dünyasının taleplerine yanıt verebileceğini savundu.