İNTİHAR OLAYI VE CEZAEVİ SORUŞTURMASI
Yenidoğan çetesinin ikinci lideri olduğu iddia edilen Dr. İlker Gönen’in tutuklu olduğu cezaevinde intihar ettiği belirtiliyor. Gazeteci Emrullah Erdinç, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, Gönen’in cezaevinde bileğini keserek yaşamına son verdiğini ifade ediyor. İntihar olayının ardından savcılık cezaevi personeli hakkında soruşturma başlatıyor. Daha önce, yenidoğan bebeklere yanlış tedavi uygulamak ve bu durumdan SGK’dan kazanç elde etmekle suçlanan kişilerle ilgili dava açılmıştı.
SUÇLAMALAR VE HAPİS CEZASI TALEPLERİ
İddianamede, Dr. İlker Gönen’in yanı sıra yenidoğan çetesinin lideri olarak adlandırılan Fırat Sarı hakkında toplam 177 yıldan 582 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor. Bu suçlamalar arasında “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “nitelikli dolandırıcılık”, “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak” ve “resmi belgede sahtecilik” gibi ağır suçlar bulunuyor.
DR. İLKER GÖNEN’İN ROLÜ VE ÇETE YAPISI
Doktor İlker Gönen, yenidoğan çetesi olarak bilinen suç örgütünün iki numaralı üyelerinden biri olarak suçlanıyor. Fezlekede, Medisense Sağlık Hizmetleri Şirketi sahibi Dr. Fırat Sarı’nın, Dr. İlker Gönen ile İstanbul’daki birçok özel hastanenin yenidoğan yoğun bakım ünitesini işletmek amacıyla çalıştığı aktarılıyor. Örgütün sağlık çalışanları, 112 Acil Çağrı Merkezi aracılığıyla bebek hastaları tespit ederek, bu bebekleri uygun sağlık hizmeti almayacakları hastanelere yönlendiriyor.
YENİDOĞAN ÇETESİNİN AMACI VE YANLIŞ UYGULAMALAR
Yenidoğan bebeklerin bazıları, doğum sonrası yoğun bakıma ihtiyaç duyabiliyor. Ancak çete, bu durumu fırsat bilerek bebeklerin yoğun bakım ihtiyacını paraya çevirmeye çalışıyor. Bu bağlamda, bebek yoğun bakım ünitesi bulunmayan hastanelerle anlaşmalar yapıyor ve bebekler uygun sağlık hizmeti alacakları hastanelere değil, çetenin işbirliği yaptığı hastanelere gönderiliyor. İddianameye göre, çetenin asıl amacı bebeklerin sağlığından öte kâr elde etmek. Bu durum, enfeksiyona açık yenidoğan ünitelerinde olan bebeklerin hayatını kaybetmesine neden olabiliyor. Aynı zamanda, şüphelilerin, hastanedeki ilaçları usulsüz bir şekilde satarak maddi kazanç sağlamaya çalıştığı da ortaya çıkıyor.