İSRAİL VE İRAN ARASINDAKİ KRİZİN GELİŞİMİ
İsrail’in 13 Haziran’da İran’a yönelik hava saldırısıyla başlayan gerginlik, karşılıklı misillemelerle küresel bir krize dönüşmek üzereydi. ABD ordusunun İran’daki üç nükleer tesisi hedef almasının ardından, İran’ın ABD üslerine saldırması, durumu daha da heyecanlı hale getirdi. Ancak, ABD Başkanı Donald Trump, yaptığı açıklamalarla aslında savaşın sona erdiğini vurgulayarak taraflara ateşkes çağrısında bulundu. Kritik günün ardından, İran’ın ardından İsrail de ateşkese uyacağını bildirdi.
İSRAİL’DEN ATEŞKES VURGUSU
İsrail Dışişleri Bakanı Yisrael Katz, sosyal medya aracılığıyla şu şekilde ifade etti: “Az önce ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth ile görüştüm. Başkan Donald Trump’ın İran nükleer tehdidine karşı İsrail ile birlikte cesurca hareket etme kararından dolayı kendisine teşekkür ettim. Bakan, İsrail ve İsrail Savunma Kuvvetleri’nin tarihi başarılarını takdir etti. İsrail’in ateşkes anlaşmasına diğer taraf da uyduğu sürece saygı göstereceğini vurguladım. ABD-İsrail güvenlik iş birliğini derinleştirme konusunda mutabık kaldık.”
İRAN MÜZAKERELERE AÇIK OLDUĞUNU BELİRTİYOR
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, Malezya Başbakanı Enver İbrahim ve Umman Sultanı Heysem bin Tarık bin Teymur Al Said ile ayrı ayrı telefon görüşmeleri yaptı. Pezeşkiyan, Malezya Başbakanı İbrahim’le olan görüşmesinde “Eğer Siyonist rejim ateşkesi ihlal etmezse, İran da ateşkesi ihlal etmeyecektir. Müzakere masasında, İran halkının meşru haklarını savunmaya ve bu hakların takipçisi olmaya hazırız” şeklinde konuştu. Malezya Başbakanı İbrahim, İsrail’in nükleer silahların yayılmasını önleme sistemine yönelik tutumunu eleştirerek, “İsrail, tüm nükleer yeteneklere sahipken diğer ülkeleri meşru haklarından mahrum bırakmak istemesi kabul edilemez” dedi. Pezeşkiyan, Umman Sultanı Bin Tarık ile yaptığı görüşmede ise, “Birlikte iş birliği yaparak, savaş ve çatışmadan uzak, ilerleme, huzur ve barış dolu bir bölge inşa edebiliriz” dedi. Ayrıca, İsrail’in askeri saldırısına ABD’nin doğrudan müdahil olmasının İran’ı karşılık vermeye zorladığını kaydetti.