Boston Dynamics’in kurucusu Marc Raibert, şirketin ünlü bacaklı robotlarından sonra şimdi de bir adım daha ileri giderek bu makinelerin özgür irade kazanmasını hedefliyor. Raibert’in kurduğu Boston Dynamics AI Enstitüsü, robotlara insan müdahalesine daha az ihtiyaç duyan, karmaşık ve öngörülemeyen durumları ele alabilme yeteneği kazandırmayı amaçlıyor.

Boston Dynamics’in bacaklı robotları, interneti dansları ve akrobatik yetenekleriyle sallamıştı. Şirketin kurucusu Marc Raibert, bu kez bu robotları daha bağımsız ve düşünebilen varlıklar haline getirmek üzere bir adım attı. Massachusetts, Cambridge’deki Boston Dynamics AI Enstitüsü, yapay zeka alanındaki çığır açan çalışmalarıyla dikkat çekiyor.

Marc Raibert, daha önceki girişimi Boston Dynamics’te dünyanın en ünlü robotlarını inşa etmişti. Ancak, robotların fiziksel yeteneklerine odaklanmaktan ziyade, Raibert, yeni enstitüsü aracılığıyla bu robotların zekalarını geliştirmeye yönelik bir misyon üstleniyor. Robotların her bir adımını insan müdahalesine daha az ihtiyaç duyan bir şekilde atabilmesini sağlamak için çalışmalarına hız kazandıran Raibert, bilişsel kapasitelerin geliştirilmesinin önemini vurguluyor.

Raibert’in enstitüsü, robotların zeka kazanmasında dil modellerinin rolünü araştırıyor. Özellikle, büyük dil modelleri ve ChatGPT gibi sistemlerin robotikteki rolü inceleniyor. Raibert, dil modellerinin robotların öğrenme süreçlerini hızlandırabileceğini ve fiziksel dünyayla etkileşimlerini güçlendirebileceğini belirtiyor.

Marc Raibert, gelecekteki hedeflerinin robotlara özgür irade ve düşünme yetisi kazandırmak olduğunu ifade ediyor. Bu vizyon, robot teknolojisinin sadece fiziksel becerilerle değil, aynı zamanda bilişsel yeteneklerle de donatılmasını amaçlıyor.

Boston Dynamics AI Enstitüsü, teknoloji dünyasında robotların gelecekteki rolünü şekillendirebilecek önemli bir aktör olarak dikkat çekiyor. Raibert’in önderliğindeki bu enstitü, robotların sadece dans eden ve zıplayan makineler olmanın ötesine geçmesine yardımcı olabilir.