PKK, 12 MAYIS 2025’TE KENDİNİ FESHETTİ

PKK, 12 Mayıs 2025 tarihinde yayımladığı kongre sonuç bildirgesiyle kendini feshettiğini ve silahlı faaliyetlerine son verdiğini duyurdu. Örgüt, 5-7 Mayıs 2025’te gerçekleştirilen 12. Kongresi’nde, elebaşı Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat 2025 tarihindeki “silah bırakın ve örgütü feshedin” çağrısına uyarak bu karara ulaştı. Örgüt, Türk-Kürt ilişkilerinin barış ve eşitlik temelinde yeniden yapılandırılması gerektiğini vurguladı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Ekim 2024’te başlattığı Terörsüz Türkiye sürecinin ardından gelişen bu olay sonrası, Ankara’nın izleyeceği yol haritası ilgiyle takip ediliyor.

SİLAH TESLİMİ VE FESİH SÜRECİ

Ankara, PKK’nın tüm unsurlarıyla feshinin tamamlanmasını bekliyor. 12 Mayıs tarihinde resmi olarak fesih kararını duyuran örgütle birlikte, silahların teslim edilmesi gündeme gelecek. Türkiye, Irak ve Suriye’de belirlenen noktalarda silah teslimi için gerekli önlemleri almayı planlıyor. Silah teslim sürecinin ayrıntıları ve takvimi önümüzdeki haftalarda netleştirilecek. Sürecin, istihbarat birimleri ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin denetiminde gizli ve hızlı bir şekilde yürütülmesi bekleniyor. Silahların Irak’ın kuzeyindeki Duhok vilayetine bağlı Amediye, Erbil’in Binar ve Köysancak ile Süleymaniye’nin Seyid Sadık vilayeti gibi bölgelerde bırakılması planlanıyor.

YASAL DÜZENLEMELERİN DEVREYE GİRMESİ

İkinci aşamada ise yasal düzenlemelerin uygulanması gündeme gelecek. Türkiye içinde eylemlere katılmamış olan dağdaki PKK üyeleri için yasal bir düzenleme yapılması düşünülüyor. Bu düzenleme, suça karışmamış üyelerin topluma kazandırılması amacını taşıyor. Ayrıca, infaz reformları üzerinde de tartışmalar devam ediyor. DEM Parti, Abdullah Öcalan’ın İmralı’daki koşullarının iyileştirilmesi gerektiğini savunuyor. Hasta ve yaşlı tutukluların tahliyesini kolaylaştıracak düzenlemeleri de mevcut 10. Yargı Paketi kapsamında değerlendirmek mümkün.

ÜST DÜZEY YÖNETİCİLERİN DURUMU

PKK’nın üst düzey yöneticilerinin durumu, sürecin kritik alanlarından biri olarak öne çıkıyor. Murat Karayılan, Cemil Bayık ve Duran Kalkan gibi isimlerin Türkiye’ye girişine izin verilmeyecek. Bu kişiler için üçüncü ülke formülü üzerinde çalışmalar sürüyor. Güney Afrika ve Norveç, bu yöneticilerin gönderilebileceği olası ülkeler arasında yer alıyor. Yaklaşık 300 üst düzey yönetici için bu formül uygulanabilirken, diğerlerinin Irak’ta belirlenen bölgelerde kalması planlanıyor. Türkiye vatandaşı yaklaşık 4 bin örgüt üyesi ise kademeli olarak sınırda teslim alınacak.

ÖCALAN’IN DURUMU VE DEM PARTİ’NİN TALEPLERİ

DEM Parti, sürecin ilerlemesi için Öcalan’ın İmralı’daki koşullarının iyileştirilmesini ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 2014 tarihli “umut hakkı” kararının uygulanmasını talep ediyor. Bu karar, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almış kişilerin 25 yıl sonra şartlı tahliye hakkına kavuşmasını içeriyor. Ancak, Öcalan’ın İmralı’da kalmaya devam edeceği, fiziki özgürlüğü konusunda bir adımın şu an için gündemde olmadığı belirtiliyor.

SÜRECİN YOL HARİTASI VE YÖNETİMİ

Sürecin 3-4 ay sürmesi bekleniyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 8 Mayıs’ta PKK’nın “bugün-yarın silahları bırakacağı ve yeni bir sürecin başlayacağı” yönünde açıklamalarda bulundu. AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, her olumlu adımın bir sonraki adımı çağıracağını ifade etti. Ankara, süreci Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve askeri birimlerin gözetiminde yönetecek. Silah tesliminin ardından Diyarbakır annelerinin evlatlarına kavuşması öncelikli hedefler arasında yer alıyor. Ayrıca, kayyım atanan belediyelerdeki seçilmiş başkanların görevlerine dönmesi, sürecin gelişimi ile ilgili değerlendirilebilecek bir konu.