GAZZE’DEKİ GAZETECİLERE YÖNELİK SALDIRILAR GÜNDEME GELDİ

Fransa’nın Bretigny-sur-Orge kentinde 12 Eylül’de başlayan L’humanité Festivali’nde, “Filistinli Gazetecilere Açık Çek” başlıklı oturumda Gazze’deki gazetecilere yönelik saldırılar ele alındı. Oturumda Filistinli Gazeteciler Sendikası Başkanı Nasır Ebu Bekir ve AFP’nin Gazze’de uzun süre görev yapan gazetecisi Adel Zaanoun görüş bildirdi. Ebu Bekir, yaptığı konuşmada İsrail ordusunun Gazze’de gazetecileri doğrudan hedef aldığını ifade ederek, “Filistinli Gazeteciler Sendikası Başkanıyım ancak gazeteci arkadaşlarımın ölmesini engelleyemiyorum. Her dakika hangisinin yaralandığını öğrenmek için bekliyorum.” dedi.

GAZETE GAZETECİ KATLİAMI VE YARALANANLAR

Ebu Bekir, Gazze’de 250 gazetecinin yaşanan çatışmalarda yaşamını yitirdiğini belirterek, “Bu, tarihin en büyük gazeteci katliamı.” şeklinde konuştu. Ebu Bekir, bölgedeki yüzlerce gazetecinin yaralandığını ve 200 gazetecinin tutuklandığını, birçok medya kuruluşunun da yıkıldığını vurguladı. “Gazze’de, 2. Dünya Savaşı’ndan daha fazla gazetecinin öldüğünü” kaydeden Ebu Bekir, “Tarihin en büyük yıkım savaşı. Hükümetin ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun kararıyla gazetecilere yönelik ölümcül saldırılar var.” dedi.

GAZETECİLERİN ŞAHİTLİĞİ VE ŞARTLAR

Gazetecilerin ateş altında ve zorlu koşullar altında çalıştığını anlatan Ebu Bekir, “Gazeteciler ateşin ortasında, aç bir halde haber yapmaya devam ediyor.” ifadesini kullandı. Bu kadar gazetecinin öldüğü başka bir ülkenin bulunmadığını dile getiren Ebu Bekir, “Filistinli gazetecilerin tamamının öldürülmesini bekleyemeyiz. Netanyahu savaşı kızıştırmak ve gazetecileri hedef almak istiyor. Umarım bunu görmeyiz.” şeklinde konuştu.

İNSANİ YANIMIZI UNUTMAYALIM

Filistinli gazeteci Zaanoun da, İsrail’in Gazze’deki saldırıları sırasında gazetecilerin çalışma şartları hakkında bilgi verdi. Ekim 2023’ten sonra Gazze’deki saldırıları 7 ay boyunca aktardıktan sonra bölgeden ayrıldığını belirten Zaanoun, “Gazetecilik, çok meşakkatli bir meslek ancak aynı zamanda gazeteci ve Gazzeli olmak acıların en büyüğü.” dedi. Gazze’de Nasır Hastanesi’nde canlı yayında olduğu sırada eşinin öldüğü bilgisini aldığını ifade eden Zaanoun, hastanede yaralıların yanında giderek eşini yaralı halde bulduğunu aktardı. Zaanoun, “Gazeteciler olarak bizler de insanız.” diyerek, Gazze’deki gazetecilerin aileleri yaralansa bile ayakta dik durması gerektiğini vurguladı.