Artan Su Sıkıntısı ve Çözüm Arayışları
Bulgaristan, artan kuraklık ve yetersiz yönetim nedeniyle milyonlarca insanı ciddi su sıkıntısıyla baş başa bırakıyor. Kuzeydeki Hadzhidimitrovo köyünde yaşayan 500 kişi, musluklardan su akmadığı için derme çatma sondaj kuyularına yönelmek durumunda kalıyor. Geçen yıl köyün su hattına 1,1 milyon lev (655 bin dolar) harcandığı halde, yüzey sularını toplayan kuyular neredeyse tamamen boş durumda. Devletin geçici çözüm olarak açtığı sondaj kuyusu ise köyün tek su kaynağı haline geldi. Yaz aylarında tüm köye yapılan 38 litrelik tek seferlik şişe su dağıtımının, içme suyu ihtiyacını karşılamakta yetersiz kaldığı görülüyor.
Suya Erişim Zorlukları ve Tarımsal Sorunlar
Bloomberg’in haberine göre, yaz aylarında neredeyse yarım milyona yakın insan, yani ülke nüfusunun yaklaşık %8’i, suya erişim zorluğu yaşıyor. 17 Ağustos itibarıyla 283 köy ve birkaç kasabada toplam 260 binden fazla kişiye zorunlu su kısıtlaması uygulanıyordu. Çiftçiler, ayçiçeği ve mısır rekoltesinin yıllar içerisindeki en düşük seviyelere inebileceği konusunda uyarıyor. Uzmanlar, Bulgaristan’da su altyapısının çökme noktasına geldiğini belirtiyor. Bilimler Akademisi’nden Emil Gachev, “Bir değişiklik olmazsa sistem çökecek. Su ve gıda fiyatları artacak, halk sağlığı risk altına girecek” ifadesini kullanıyor.
Altyapı Sorunları ve Yetersiz Yatırımlar
Ülkenin su şebekesi çoğunlukla 40 yıl öncesine dayanan komünist dönemde inşa edilmiş durumda. Şu anda sistemin %60’ı sızıntılarla kayboluyor; bu, Avrupa Birliği’ndeki en yüksek orandır. 2018’de bakım bekleyen 900 barajdan yalnızca 130’u yenilenebildi. Birçok bölgede rezervuarların doluluk oranı %20-25 seviyelerine kadar düşüyor. Avrupa Birliği, Bulgaristan’a su yatırımları için 2 milyar Euro fon sağladı, ancak Çevre Bakanlığı, gereken miktarın 18 milyar Euro olduğunu aktarıyor. Yolsuzluk ve siyasi krizler, ilerlemeyi engelliyor; örneğin, 2023’te Avrupa Savcılığı, 2,6 milyon Euro değerindeki bir AB destekli projede usulsüzlük tespit etti.
Yerel Halkın Mücadelesi ve Gelecek Korkusu
Köylüler, belediye ve hükümet arasındaki yetki karmaşası nedeni ile çözüm bulmakta zorlanıyor. Hadzhidimitrovo’da yaşayan Georgi Petrov, “19. yüzyılda değil, 21. yüzyılda yaşıyoruz ama yemek pişirmek, çamaşır yıkamak, hatta banyo yapmak için şişe suyu ve kovalarla idare ediyoruz” diyor. Geçen yaz köylüler, yol kapatma eylemleriyle sondaj kuyusunun açılmasını sağladı; ancak şu anda yeniden protesto etmeye değmeyeceğini düşünmeye başladılar. Bazıları, kendi imkanlarıyla yeni borular döşemeyi dahi planlıyor. Su sıkıntısı köylerde arttıkça, genç nüfusun başkent Sofya’ya veya yurtdışına göç ettiği görülüyor. Geriye ise yaşlanan bir nüfus ve boşalan köyler kalıyor. Uzmanlar, bu görünümün yalnızca Bulgaristan’ı değil, giderek tüm Avrupa’yı tehdit ettiğini vurguluyor.
then "Add to Home Screen"