İŞ BANKASI GENEL MÜDÜRÜ HAKAN ARAN’DAN EKONOMİ DEĞERLENDİRMESİ
İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, kuruluş yıl dönümüne özel olarak ekonomiye dair görüş ve analizlerini paylaştı. Aran, küresel enflasyonun 2024’te yüzde 5,6 seviyesinde sürdükten sonra 2025’te yüzde 4,2’ye, 2026’da ise yüzde 3,6’ya düşmesinin beklendiğini, küresel büyümeye dair tahminlerinse yüzde 3 seviyesinde yatay bir seyir izleyeceğini ifade etti. Tarife savaşlarının dünyada faiz indirim baskısıyla birleşmesinin, küresel enflasyonun yatay seyretmesine neden olabileceğine vurgu yapan Aran, bunun Türkiye üzerindeki etkilerini de değerlendirdi. Aran, “Çin’in özellikle ABD’ye mal satamaması, dünya genelindeki ticaret dengelerini nasıl değiştireceği merak konusu” dedi. Ekonomi uzmanı, Türkiye gibi küresel talebin düşüş gösterdiği ve iç maliyetlerin arttığı ülkelerin, Çin ile rekabetin zorlaşacağını belirtti.
KÜRESEL EKONOMİDE ÇİNLİ FAKTÖRÜ
Aran, önümüzdeki iki yılın küresel ekonomi açısından kritik bir dönem olacağını ve sürekli analiz yapılması gerektiğini vurguladı. Özellikle Türkiye’nin verimliliğe daha fazla odaklanması gerektiğini söyleyen Aran, “Çin’in ticarette rekabet değiştirici hamleleri, bazı yatırımları gözden geçirmemize neden olabilir” ifadelerini kullandı. Avrupa Birliği’nin Çin ile ilişkileri, Türk ürünlerinin AB pazarındaki durumu açısından önem taşıdığını belirtti. Gelişen tarife savaşlarının Türkiye üzerindeki olumsuz etkilerinin gözlemlendiği bir dönem olduğunu da sözlerine ekledi.
Hakan Aran, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) yaklaşan faiz indiriminin küresel ekonomi üzerinde önemli etkileri olacağına dikkat çekti. Bunun yanı sıra, yılın ikinci yarısında Türkiye’nin enflasyon tahminlerini temel alarak, “Yıl sonunda enflasyonun yüzde 28,5-29,5 aralığında olabileceğini söyleyebilirim” dedi. Merkez Bankası’nın faiz indirimi konusunda 800 baz puanlık bir alanı olacağını belirten Aran, “Politika faizinin yıl sonu için yüzde 35 seviyesine inmesini bekliyorum” şeklinde konuştu.
DEZENFLASYON PATİKASI VE KREDİ BÜYÜMESİ
Aran, Türkiye’nin dezenflasyon sürecinde Merkez Bankası’nın kredi politikalarının uyumlu gittiğini de ifade etti. Temmuz ayı sonunda enflasyonun yüzde 33,52 olduğunu belirten Aran, Türk lirası cinsinden KOBİ kredilerindeki büyümenin de benzer oranda olduğunu aktardı. Yabancı para kredi büyümesine getirilen sınırın, Ağustos başında yabancı para kredilerinin büyümesinin yüzde 21,4’e gerilemesine neden olduğunu ifade etti. Aran, “Kredilerde enflasyon beklentileriyle uyumlu bir gidişat var” dedi.
ENERJİ VE GIDA FİYATLARI RİSKLERİ
Hakan Aran, dışsal faktörlerin enflasyon hedeflerinden sapmaya yol açabileceğine dikkat çekti. Küresel enerji ve gıda fiyatlarının Türkiye’nin enflasyon hedefleri üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğini söyleyen Aran, “Kontrolümüzde olan ve olmayan faktörler var, bu nedenle gelişmekte olan ülkeleri eşit biçimde etkileyecek sorunların üstesinden gelmemiz gerekiyor” dedi.
BANKACILIK SEKTÖRÜNÜN DAYANIKLILIĞI
İş Bankası Genel Müdürü, Türk bankacılık sektörünün çeşitli şartlara uyum sağlamadaki yeteneğine de değindi. Aran, “Sektör, her türlü senaryoya karşı planlamalar yapabilir ve bu doğrultuda hareket edebilir” açıklamasında bulundu. Sektördeki aktörlerin sorun çözme kapasitesini öne çıkararak, “Bankacılık sektöründe sorunlar, güçlendirilmiş kurumlar tarafından hızla çözülebiliyor” dedi. Gelecekte bankacılık sektörünün, ekonomik zorluklara karşı aynıdirenç ve verimliliği koruyacağına inandığını belirtti.
SONUÇ OLARAK
Hakan Aran, 2025 yılında yaşanacak faiz indirimlerinin bankacılık sektörü üzerinde baskı yaratabileceğini ancak bu sürecin aynı zamanda bankaların yıl sonunda karlılıkla kapatmalarına yardımcı olabileceğini savundu. “Reel sektör ve finans kesimi, enflasyona yakın bir karlılık ile yılı tamamlayabilir” diyerek, sıkı para politikası çerçevesinde yumuşak iniş sağlanabileceğinin altını çizdi. Aran, risk yönetiminin önemine ise bankacılığın temeli olduğunu belirtti.
then "Add to Home Screen"